Çocuklarımızda henüz gerçeklik duygusu gelişmediğinden neyin gerçek neyin gerçek dışı olduğunu kestiremez. Çocukta aidiyet(sahiplenme)duygusu çoktur, ilgisini çeken şeyi almak ister. Çocuğumuza” o sana ait değil, bırak onu” dediğimizde, bunu anlamaz. Çünkü mülkiyet duygusu gelişmemiştir.

Anne baba veya eğitimci çocuğa “onun olan şeylerin dışında başkalarına ait olana el uzatmamasını, hele de izinsiz hiçbir şeyi almaması gerektiğini, bunun hırsızlık olacağını, yalanın, hırsızlığın yanlış olacağını anlatmalı.

Anne baba çocuğun her istediğine karşı çıkar, reddederse, çocuk sahip olmak için çalacaktır. Bunun yanlış olduğunu bilen çocuk, durumu örtbas etmek için söyleyecektir. Anne baba  çocuğu, hırsızlığa ve yalana itecek davranışlarda bulunmamalıdır. Baş edemeyeceği durumları iyi bilmeli, çaresiz bırakmamalıdır. Yalanı teşvik eden aile olmamak amaç olmalıdır.

Yalan söylemek, insanın kaygı ve korku duyduğu anlardan kurtulmak için başvurduğu savunma mekanizması, yani kendini koruma yoludur. Çocuğa” zararlıda olsa Zarasız da olsa yalan… Yalandır. Sonuçta kişinin kendini aldatması ve bununla birlikte başkalarını da adatmaya çalışmasıdır” şeklinde açıklama yapabiliriz.

Çocuğumuzun asgari ihtiyaçlarını karşılamaya gayret edelim. Mesela; çocuğumuzda biraz savurganlık varsa ve sürekli okulda kalemini, silgisini kaybediyor ve yenisini istiyorsa, ama biz ceza olsun diye yenisini almıyorsak, çocuk ya  başkasından isteyecek ya da çalacaktır.

Ceza olarak izlenen yol çocuğu yanlış yapmaya sürüklememeli. Cezalarımız da eğitici olmalı, çocuklar eleştirilmekten, azarlanmaktan değil, kendilerine güzel yalan örnek olunmasından etkilenirler. Anne baba çocuğu içinden çıkamayacağı durumlarla baş başa bırakmamalı ”beni ilgilendirmez, başının çaresine bak” diyen bir ailenin çocuğu tamamen kendini dışlanmış hisseder. Kontrolsüz bırakılırsa size ve topluma yabancı kalır, her türlü yola yatkın hale gelir.

 Her daim çocuğumuzun yanında olmalıyız. Çocuk yanlış yapacak ki doğruyu öğrenebilsin. Başta da dediğimiz gibi neyin doğru veya yanlış olduğunu bilmiyor henüz. Sağlıklı ve ölçülü sınırlarımız olsun ki hayatın usul ve kaidelerini öğrenebilsin. Asla şahsiyetine zarar vermeyelim.

Kısaca; Çocuğu yalan söylediği için hemen cezalandırmak ve aşırı tepki vermek yerine buna sebep olan faktörleri gözden geçirmek daha doğru olur. Çocuk kendi çıkarlarını korumak amaçlı yalana başvurur. Onu cezalandırmaya çalışmak yalana devam etmesi demektir. Yalana başvurmadığı takdirde kabul görebileceğini göstermek doğru olandır.

AYŞE ARSLAN BAY