Norveç tarihin en büyük katliamını yapan Anders Breivik’in bunu İslam ve çok kültürlülüğe karşı olduğu için yaptığının anlaşılması Almanya’daki uzmanları da endişelendiriyor. Almanya’da İslam düşmanlığının tavan yaptığına dikkat çeken uzmanlar, benzer saldırıların Almanya’da olabileceği uyarısını yapıyor

Anders Breivik öldürdüğü kişileri “Avrupa’nın İslamlaşmasına ve çok kültürlülüğe destek verdikleri” gerekçesiyle öldürmesi İslam ve Müslüman karşıtlığının tavan yaptığı Almanya’da da büyük endişelere yol açıyor. Nitekim Almanya’da son aylarda cami ve Müslümanlara dönük saldırılarda büyük bir artış gözleniyor. Son aylarda başta başkent Berlin olmak üzere bir çok yerdeki camiye kundaklama girişiminde bulunuldu, çoğunlukla Müslümanların oturduğu apartmanlar ateşe verildi. İki yıl önce ise Dresden Eyalet Mahkemesi’ndeki duruşmada Mısır kökenli başörtülü Müslüman kadın Merve El-Şerbini İslam-Müslüman düşmanı bir motifle, duruşma esnasında 18 yerinden bıçaklanarak katledilmişti.

İslam düşmanlığının Norveç’te vardığı nokta, getirdiği felaket Almanya’daki yetkili ve uzmanları da düşündürmeye başladı. Alman aşırıcılık uzmanı Prof. Florian Hartleb, Almanya’da artan İslam karşıtlığının büyük felaketler getirebileceği uyarısı yaptı. Gerçi henüz kimsenin Müslümanlara karşı şiddete çağrı yapmadığını bildiren Hartleb, ama bunun, Norveç’teki gibi bir bireysel eyleme karşı engelleyen, koruyan bir şey olmadığını hatırlattı. Alman Die Welt gazetesinin sorularını cevaplandıran uzman Florian Hartleb, “Norveç’teki eylemci kendini, Batı Avrupa’da İslam’a karşı rekor bir tempoyla büyüyen tutucu bir hareketin parçası olarak görüyor. Böyle bir gelişme gerçekten var mı?” sorusuna şu cevabı verdi: “Bir terör eylemcisinin fikirsel beslenmesi konusunda çok dikkatli olmak lazım. Bir çok şey onu fikirsel olarak besleyebilir. Kendini de öldürmedi, çünkü İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki en büyük propagandayı yeni başlattığını söylüyor” cevabını verdi. Norveç’teki eylemcinin aşırı sağcı olmasının şüpheli olduğunu belirten uzman, “O totaliter bir devlet istemiyor. İslamın, kültürel Marksizmin ve çok kültürlülüğün olmadığı bir Avrupa istiyor. Avrupa’nın kültürel bir esarete girmesine karşı uyarıyor.”

“Avrupa çapında büyüyen bir İslam karşıtı hareket olduğu doğru mu?” sorusu üzerine Hartleb, şu ifadeleri kullandı: “Evet, kesinlikle. Bu hareket bir birinden farklı çeşitlerde de olsa var. Aşırı sağcı partilerin sayısı hızla arttı. Geert Wilders’in Hollanda’daki başarısı, onun, İslam’ın faşist bir ideoloji olduğuna dair ifadelerine dayanıyor. Norveç’teki eylemci, ülkedeki aşırı sağcı popülist parti FrP’nin söylemlerini zayıf bulduğu için partiden ayrılmış." “Almanya’da artan bir “Anti-İslamcılık” (İslam karşıtlığı) var mı?” sorusuna Hartleb, “Evet. Pro Köln hareketine bakın. Onlar tabiki şiddete çağırmıyor. Ama bu bireysel eylemcilere karşı bizi korumaz. Sonuçta Norveç’teki eylemci bugüne kadar dikkat çeken bir aşırı sağcı da değildi ve orada göçmenler iyi uyum sağlamış olarak bilinir.” cevabını verdi.