Norveç’te gerçekleştirdiği katliamın gerekçelerini Avrupalı sağ partilerin desteklediği göç karşıtı ve milliyetçi görüşlere dayandıran Anders Behring Breivik’in saldırıyı kınayan Avrupalı sağ partiler, saldırganla aralarına mesafe koymaya çalışıyor. 93 kişiyi öldüren saldırganın üzerinde 9 yıl çalıştığı belirtilen manifestosunda İngiltere’de İslam karşıtı bir söyleme sahip olan Savunma Birliği göçmen karşıtı politika izleyen Hollanda’nın Özgürlük Partisi’ne birçok atıf yer alıyordu.
    Ancak son yıllarda bu görüşlerini parlamentolarına taşımayı başaran Avrupalı sağ partiler, Breivik’in eylemlerinden kendilerini uzak tutuyor. Irkçı Geert Wilders’in Özgürlük Partisi, saldırganı “saldırgan ve hastalıklı bir karakter” olduğunu açıkladı. Ayrıca partiden yapılan açıklamada hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dileğinde bulunuldu.
    Fransa’da göç karşıtı politika yürüten Ulusal Cephe’nin lideri Merine Le Pen, partisinin Norveçli saldırganla “hiçbir bağı bulunmadığını” söyledi. Le Pen, katliamın ise “sert bir şekilde cezalandırılması gereken bir cani” tarafından işlenmiş olduğunu savundu.
    Saldırı ayrıca İsveç, Danimarka ve Finlandiya’da göç karşıtı milliyetçi politikalar yürütüen Danimarkalı Halkın Partisi, İsveçli Demokratlar Partisi ve Gerçek Finliler Partisi tarafından kınandı.
    Ayrıca Avrupalı liderler de saldırıya karşı sert konuşurken, çok kültürlülüğe karşı çıkanlardan olan Almanya Başbakanı Angela Merkel, saldırıyı “dehşet verici” olarak nitelemişti. Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy de saldırının “iğrenç ve kabul edilemez” olduğunu söylemişti.
    Saldırının hemen ardından gözler muhtemel “İslami teröristlere” çevrilse de AB güvenlik güçleri şu an içeriden gelecek tehditlere odaklanmış bulunuyor. Avrupa Polis teşkilatı Europol, “İslami olmayan tehditler” için 50 uzmandan oluşan bir birim görevlendirdi.