Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Bülent Gedikli’nin Avrupa kaynaklı ekonomik krizin Türkiye’yi de etkileyebileceği uyarısına karşılık iş dünyası rahat. Duayen isimler, batıdan gelecek dalganın Türkiye’yi korkulacak kadar etkilemeyeceğine, ülkenin yeni bir 2008 krizi ile karşı karşıya kalmayacağına kanaat getiriyor.
Olumsuz senaryolar ile ilgili Cihan’a değerlendirmelerde bulunan dernek başkanları ve iş adamları şu görüşleri dile getiriyor:
Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Başkanı Rızanur Meral:
“Türkiye, 2008 gibi bir krizle karşı karşıya kalmaz. Bu anlamda bir paniğe ya da korkuya gerek yok. Ülkemiz yapısal ve ekonomik olarak güçlü. Dövizin artıyor olması Avrupa’dan gelebilecek bir krize daha hazırlıklı girmemize de imkan tanıyacaktır. Çünkü dövizin artması yerli üretimi, sanayicinin rekabet gücünü artracak; dış şokların Türkiye’de daha yumuşak hissedilmesini temin edecektir.
Türk sanayicisi dış şoklara karşı süratle adapte olabiliyor. Atıl kapasitesini hemen devreye sokarak ithalatı geriletebilecek, üretimi artırabilecek gücü var. Ortaya çıkabilecek bir kriz, Türkiye için belirtildiği gibi öyle ağır geçmeyecektir.
Bu zaman diliminde millete ‘Tüketim yapmayın harcamayın.’ deniliyor. Ben tam aksini ifade ediyorum. “Harcayın, ama yerli ürünlere, ülkemiz ürünlerine harcayın.’ önerisinde bulunuyorum. Takınılacak tavır oluşabilecek krizlerden kolay çıkılmasına katkı sunacaktır.”

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Ömer Cihad Vardan:
“Türkiye’nin 2008’i yeniden deneyimleyeceğine inanmıyorum. Şu an ülkemizin makro ekonomik verileri gayet iyi. Risk bizden değil, ABD ve Avrupa ülkelerinden kaynaklanıyor. ABD’de borçlanma konusu tartışılıyor. Kanımca bu ülkede kolay olmasa da limit artırılacak. Avrupa Birliği’ne üye İtalya ve İspanya’nın ekonomileri ise güç günlerden geçiyor, onlar da sorunların aşılması adına önemli faaliyetlerde bulunacaktır.
Bizden kaynaklanan bir olay yok. Büyük bir korkuya, paniğe de gerek yok. Ama tedbirli ve ihtiyatlı olmakta fayda var. Cari açığın arttığı bu dilimde temkinli olmalıyız. Yani Avrupa piyasalarının kayıpları ülkemizi etkiler, fakat bu etki 2008 kadar olmaz.”
İstanbul İhracatçı Birlikleri (İİB) Başkanı Zekeriya Mete:
"2008’de görülen bir ekonomik bunalıma yeniden ihtimal vermiyorum, böyle bir hal de hissetmiyorum. Birlik olarak tam bir senedir ilgili bakanlıkların ihracatı artırmaları için almaları gereken tedbirleri, atmaları gereken adımları anlatıyoruz. Bu sorunlar zannediyorum seçimlerden dolayı halledilemedi, umarız artık ilgililer gerekeni yapar.
Cari açığı önleyecek olan ihracatçı ve sanayicidir, çünkü ekonomiye bu aktörler istikamet verir. Ekonomik bunalımı da önleyecek olanlar da ihracatçı ve sanayicidir. Umarız, sözünü ettiğim kesimlerin sorunlarına bir an evvel deva bulunur. Bence Avrupa’dan gelebilecek kriz Türkiye’yi teğet gececektir. En fazla Avrupa’dan kaynaklanan finans sorunları ile karşılaşırız.
2008 gibi bir durum olmayacak, zannetmiyorum. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Bülent Gedikli’nin açıklamalarını da yerinde görüyorum. İnsanlarımızın bilinçsiz tüketimini görüp, giderlerin rutin bir hal alması adına uyarılarda bulunmuşlardır.”
Boydak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hacı Boydak:
“Ülke olarak hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmamalıyız. Elbette ABD ve Avrupa Birliği ülkelerinde kimi sorunlar var, bunlara vakit kaybedilmeden çare üretilmesi gerekiyor. Buna mukabil Türkiye büyük bir ülke. Malum dünya 2008’de büyük bir krizle sarsıldı. Ülkemiz bu sarsıntıdan ufak da olsa etkilendi ama başarıyla çıktı. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, “Kriz kelimesini çöpe attık.” dedi. Biz de iş dünyası olarak kendilerini destekliyor, bu kelimeyi yasaklıyoruz.
Gelinen aşamada işsizlik rakamları tek hanelere indi, büyüme oranları da rekor kırdı. Biz, Avrupa’ya ve ABD’ye bakıp büyük bir kaygıya kapılmamalıyız. Bununla birlikte giderlerimizde aşırıya gitmekten kaçınmamız gerekiyor. Cari açık çok fazla. Otomotivin yüzde 70 ithal, yüzde 30’u da yerli. Bu oran yüzde 50 yüzde 50 olsa daha iyi olur.
Türkiye olarak borcumuz harcıımız fazla değil, güçlü ve itibarlıyız. Öte yandan dilediğimiz yerden kredi elde edebiliyoruz. Yani 2008 krizi ile tekrar karşı karşıya kalmayız. Bunu işsizlik rakamları da teyit ediyor. Bakın, Türkiye’de işsizlik tek hanelerde iken, İspanya’da yüzde 16 larda, Arap ülkelerinde yüzde 20’lerde. Bizde büyük bir ekonomik buhran olmaz. Sanayiciler olarak Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve ekibine güveniyoruz. Kanımca Türkiye’yi uçuracaklar. Kendilerine yakışacak hamleler ve icraatlar yapacaklar.”
Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdülkadir Konukoğlu:
“‘Havada uçan rüzgârın yere zararı var.’ diye bir söz var. Muhakkak ABD ve Avrupa kaynaklı dalga Türkiye’yi etkiler ama korkulacak kadar değil. Yeni bir 2008 ile karşı karşıya kalmayız. Elbette uyarılara, kaygılara tamamen kulak tıkamak da olmaz. Her zaman ve zeminde tedbirli olmakta yarar var. Ben, Türkiye’nin öyle büyük bir ekonomik bunalıma gireceği görüşünde değilim. Çünkü ülkemizin ekonomisi güzel, köklü. Bakın ihracattan dolayı tıkanıklıklar olabilir ama büyük bir şey olmaz.
Ekonomimiz dış şoklara karşı oldukça dayanıklı, Avrupa kaynaklı krizi 2008 kadar hissetmeyiz. Korkulacak kadar bir şey yok. Tedbir almada fayda var, tamamen kriz yok diye bir şey yok. Bu fırtına değil, esen hafif bir rüzgâr.”