İstanbul, 25 Şubat () - İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, Türkiye ekonomisinin kalbi sayılabilecek İstanbul için sanayinin vazgeçilemez olduğunu belirterek, “Bunun tersi yaklaşımlar, milli gelir içindeki payı yüzde 15’lere düşen sanayinin payını daha aşağılara çekecektir” uyarısı yaptı.

“Öncelikli Dönüşüm Programları Işığında Yeniden Öne Çıkan Üretim Ekonomisi ile İstanbul ve Sanayi Stratejilerinin Önemi” ana gündemi ile yapılan İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisi şubat ayı olağan toplantısında konuşan Bahçıvan, “Türkiye’nin sürdürülebilir büyümesi için vazgeçilmez unsurlar; sanayide ithal bağımlılığının azaltılması, yerli enerji kaynak kullanımının artırılması, Ar-Ge faaliyetlerinin desteklenmesi ve finansman kaynaklarının çeşitlendirilmesidir” dedi.

Bahçıvan, Türkiye’nin ilki 2010 yılında yayınlanan “Sanayi Strateji Belgesi”nin 2011 ve 2014 yıllarını kapsadığını, belgenin yenilenmesi çalışmalarının devam ettiğini, bununla birlikte ülke ölçeğinin yanında şehirlere yönelik sanayi stratejilerini de ihmal etmemek gerektiğini söyledi.

Son dönemde İstanbul’un gelecek vizyonunda sanayinin dışlandığına, İstanbul’un finans, lojistik ve moda merkezi olmak öne çıkarıldığına değinen Bahçıvan, “Sanayi, İstanbul gibi derinliği olan ve Türkiye ekonomisinin kalbi sayılabilecek bir kent için çok daha anlamlı ve vazgeçilemezdir" dedi ve ekledi:

"Bunun tersi yaklaşımlar, milli gelir içindeki payı yüzde 15’lere düşmüş sanayimizin payını daha aşağılara çekecektir. Hal böyleyken, bugün İstanbul sanayicisinin en önemli sorunlarından biri, üretim tesislerinin İstanbul yerleşimindeki belirsizliğidir. Oysa dünyanın bir çok önde gelen metropol kentindeki uygulamalar bu yaklaşımları doğrulamamaktadır. Türkiye’nin büyük oranda yüksek teknolojili üretiminin ve ihracatının yapıldığı İstanbul’un stratejileri düşünülmeden 2023 hedefinin hayata geçmesi doğal olarak mümkün olmayacaktır.”

Bahçıvan, Türkiye’nin sürdürülebilir büyümesi için vazgeçilmez unsurların, sanayide ithal bağımlılığının azaltılması, yerli enerji kaynak kullanımının arttırılması, teknoloji yoğunluklu sektörlere öncelik verilerek Ar-Ge faaliyetlerinin desteklenmesi ve sanayicinin finansman kaynaklarının çeşitlendirilmesi ve güçlendirilmesi olduğunu da söyledi.

Konuşmasında sanayinin hem ihracat hem iç piyasada rekabet gücünü etkileyen sorunlara da değinen Bahçıvan, bunlar arasında Asya ve Doğu Avrupa’da yükselen yeni üretim merkezleri ve AB ile ABD arasında imzalanması beklenen Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı anlaşmasına dikkat çekti.