Arıcılar, televizyon ve internetten yapılan ucuz bal satışlarının hem tüketiciye hem de üreticiyi mağdur ettiğine dikkat çekti. Rize İli Arı Yetiştiricileri Birliği (RAB) Başkanı Fevzi Civaoğlu, “Piyasalarda bal adı altında muhteviyatının neler içerdiği tüketicilerimiz tarafından bilinemeyen çok fazla ürünler satılmakta. Bu ürünlerin tezgâhlarda medya organlarında pazar bulması kaliteli bal üretimi yapan meslektaşlarımıza gölge düşürürken, tüketicilerimizin sağlığını da tehdit etmektedir.” dedi.
Son zamanlarda yaygın hale gelen ucuz bal satışları televizyon kanallarında ve yazılı medyada kendini göstermesi, bal üreticilerinin ucuz balın kalitesi ile ilgili endişeleri her geçen gün artıyor. RAB Başkanı Civaoğlu, birbirleri ile rekabet eden firmaların reçel fiyatına bal sattığına dikkat çekti.
    “15–20 liradan satılan ballar bizleri kalitesi yönüyle düşündürmüyor değil. Reçel bile olsa ancak bu kadar ucuz olabilir.” diyen Civaoğlu, “Bal adı altında satışı yapılan bu maddelerin yüzde 90’ının glikoz niteliğinde olduğunu yaptığımız araştırmalar sonucunda saptamış bulunmaktayız. Balı arı yapar, üreticisi de insanlığın şifasına sunar. Aksi halde balı yapan da sunan da insan ise o kavanozun içerisinde bal değil, binlerce soru işareti ve binlerce ünlemle yoğrulmuş yoğun bir sıvı var demektir.” ifadelerini kullandı.
    Tüketiciyi sağlıklarını koruma açısından bal tüketimi ile ilgili hassas olmaya davet ettiğini ifade eden Civaoğlu, “Kutsal kitabımızda şifa kaynağı olarak belirtilen balı da zehire dönüştüren, yaratılanların en güzeline, en şereflisine yani insana zarar vererek haksız kazanç elde edenleri de kınıyorum.” dedi.
    Rize’de birliklerine kayıtlı 2 bin 15 üye bulunduğunu dile getiren Civaoğlu, “Arıcılık Kayıt Sistemi (AKS)’ne göre 80 bin arılı kovanımız bulunmaktadır. Bu üreticilerimizin kovanlarından yıllık bin ton bal çıkartılarak ülkemiz ve dünya insanlarının tüketimine sunulmaktadır. Üretilen ballarımız laboratuvar ortamlarında yapılan çeşitli tahlillerden sonra müşterilerle buluşturulmakta. Ürünlerimizin 2012 yılı satış fiyatlarına göre kestane balı 60 liradan, çiçek balı ise 40 liradan seyretmektedir.” diye konuştu.

    "2 KİLOGRAM ŞEKER 1LİTRE SU EŞİTTİR 3 KİLOGRAM BAL"
    Arıcı Mehmet Armutçu ise piyasada satılan ucuz balın ilk aşamasının yine dürüst olmayan arıcıya dayandığına dikkat çekti.
    Armutçu, “İlkbahar ayında arıların beslenmesi ve yumurtlamasını teşvik etmek için verilen şurubun dışında bal sezonunda arılara şeker verilerek bal yaptırılmakta. İki kilogram şekerle bir litre suyun karışımından elde edilen şurup ile 3 kilograma yakın bal elde edilebilmekte.” diyerek, bu şekilde bal üretenlerin gerçek arıcılara zarar verdiğini belirtti.     
    Arının doğadan topladığı bal özü ile şekerden yaptığı bal arasındaki farkı ayırt etme imkânı olmadığını dile getiren Armutçu, “Bu ancak laboratuvar tahlili ile tespit edilebilir. Tetkik maliyetlerinin de yüksek olması ve her ürünün de tahlil ettirilememesi bu işleri yapanların ekmeğine bal sürüyor.” diye konuştu.
    Reklamlarda karakovan balı vurgusuna da dikkat çeken Armutçu, “Bir üretici aynı balı süzdürmeden 40–50 liraya satabiliyorsa neden süzdürüp 15–20 liraya satmak zorunda kalsın. Kaldı ki, bir kilogram mumlu bal süzüldüğünde 1 kilogram bile kalmaz.” diyerek tüketiciyi uyardı.