YAHYA KOÇOĞLU,  26 Haziran () – Türkiye’de yaklaşık 30 milyon kişi aktif olarak bilgisayarda, cep telefonunda veya oyun konsolunda dijital oyun oynuyor ve Türkiye’deki dijital oyun sektörünün cirosu 600 milyon doları buluyor. Netmarble Türkiye Ceo’su Barış Özistek, dünyada cirosu 100 milyar dolara ulaşan oyun sektöründe Türkiye’nin gelişmişlik düzeyi ve nüfusuyla orantılı bir yerde bulunmadığına dikkat çekerken tanınan oyuncuları bulunan Türkiye’nin biraz devlet desteğiyle bir milyar dolarlık ihracat yapabileceğini söyledi. 
Barış Özistek, Dünya ve Türkiye dijital oyun sektörüyle ilgili ’ya yaptığı açıklamada, oyunların hayatın bir yansıması olduğunu dile getirdi. Oyunda geçilen aşamaların, atlanan ‘level’ların gerçek hayatta bitirilen okula, alınan lisansa, yapılan işlere benzeten Özistek, “Dijitali unutun. Gerçek hayatta doğuyoruz, ilkokulu okuyoruz, sonra ortaokulu okuyoruz. Aslında her bitirdiğimiz aşamayla bir level atlıyoruz. Sonra mezun oluyoruz, üniversiteye gidiyoruz; iyi üniversite, orta düzey üniversite, zayıf üniversite… Bu da oyundaki level düzeyleri gibi, en çok level atlayan en iyi üniversitede… Sadece gerçek hayatta 10-15 senelik bir süreçte yapılanı oyunda çok daha kısa sürelerde yapabiliyorsunuz” dedi.
100 milyar dolarlık sektör 
Özistek, dünyada dijital oyun alanında 100 milyar doların üzerinde bir pazar büyüklüğünden bahsedildiğini, bunun tüm dünyanın sinema ya da müzik sektöründen daha büyük bir rakam olduğuna dikkat çekti. Oyun pazarının konsol, PC, web ve mobil oyunlar diye dörde ayrıldığını ve sadece mobil oyun pazarının 40 milyar dolarının üzerinde olduğunu dile getiren Özistek, şu anda en büyük platformun cep telefonlarıyla oynanan mobil oyunlar olduğunu söyledi. Sadece mobil oyun pazarının büyüklüğünün bile müzik sektöründen ve sinemaların yıllık hasılatından daha büyük bir ciro olduğunu işaret eden Barış Özistek, dijital oyunların bir de tetiklediği pazarlar olduğunu vurguladı. Oyunların sadece kendi yarattığı ciro değil bilgisayardan mobil telefona, telekom sektörüne kadar bir ekosistemi etkilediğini anlatan Barış Özistek, dünyanın en büyük firmalarının dijital oyunun doğrudan etkilediği alanlarda olduğunu söyleyerek şöyle devam etti:
“Bilgisayarlar, cep telefonları oyun nedeniyle yenileniyor”
“40 milyar dolar mobil oyun ya da 100 milyar dolar dünya oyun pazarı dediğimizde bu direkt oyun sektörünün yaratmış olduğu ciro. Ama bir PC oyuncusunu düşünün. Yeni çıkan bir oyunu daha iyi oynamak daha keyifli oynamak için gidiyor bilgisayarını değiştiriyor. Oyun mouse’u alıyor, oyun için geliştirilmiş klavye, oyunun seslerini daha iyi duyabilmek içine girebilmek için kulaklık alıyor. Bilgisayar ve bilgisayar ekipmanını yeniliyor. Dolayısıyla bilgisayar ve ekipman üreticileri temel olarak oyunlar sayesinde ciro yapıyor. Bu işin bilgisayar tarafı. Akılı telefon pazarına baktığımızda da yeni telefona geçmenizdeki ana motivasyonlardan birinin oyun olduğunu görüyoruz. Akıllı telefonun temel amacı konuşmak değil. Bir akıllı telefonda en çok tüketilen içerikler önce oyun, sonra video, sonra sosyal medya… Oyun oynamak için daha büyük ekranlı, daha güçlü işlemcili akıllı telefonlara ihtiyacınız var. İlk dönem 16 GB hafıza varken şimdi 128 GB, 256 GB ve üstüne giden bir durumu konuşuyoruz. Yeni telefonlar da oyun sayesinde geliştiriliyor ve satılıyor. O yüzden oyunun etkilediği muazzam bir alan var.” 
Telekom sektörünün de oyun sektöründen çok etkilendiğini, çünkü artık gelirin konuşmadan dataya kaydığına işaret eden Barış Özistek, data tüketiminin oyun ve videolarla sağlandığını belirtti. Oyun sektörünün gelişmediği yıllarda telekom operatörlerinin ayda 1 GB datayı zor sattıklarını oysa şimdi 10-20 GB boyutlu data satışlarının gündemde olduğunu ifade eden Özistek, telekom sektörünün de büyümesinde de birinci nedenin oyun sektörü olduğunu savundu. 
"Anlık 100 bin kişinin girebildiği server"
Barış Özistek, dijital oyun sektörünün doğrudan etkilediği teknoloji ve bilgi boyutu olduğunu ifade etti. Oyunların kullandığı sistemlerin geliştirilmesi, oyuncuların anlık kopma yaşamaması için yazılımların iletişim alt yapılarının çok iyi olması gerektiğini hatırlattı. “Oyunlar hep çok yüksek kullanıcıya göre dizayn edilmek zorunda. Bu teknolojik olarak çok büyük zorluklar getiriyor. Bir oyunda anlık olarak 100 bin kişi, 300 bin kişi görülebiliyor. Şu anda bizim firmamızın bir oyununda anlık olarak 100 bin kişinin üzerinde oyuncu var” dedi. Aynı anda bu kadar kişinin birlikte hareket etmesinin çok ileri teknoloji ve ‘know how’ gerektirdiğini söyleyen Özistek, “Otomobilde F-1 neyse teknolojide de dijital oyunlar odur” benzetmesine katıldığını söyledi. Özistek, “Oyun gelir dışında aslında müthiş bir bilgi birikimi de yaratıyor. Oyun sektöründe çalışan kişiler bu hassasiyetle ürün geliştirme, teknolojik ürün geliştirme konusunda donanım kazanıyorlar. Milisaniyeleri konuştuğumuz bir sektördeyiz” dedi.
"Türkiye pazarı küçük"
Türkiye pazarının yaklaşık 30 milyonluk aktif oyuncu nüfusu ve Türkiye’nin gelişmişlik düzeyiyle değerlendirildiğinde küçük olduğunu dile getiren Barış Özistek, Türkiye’de yaklaşık 600 milyon dolarlık bir oyun pazarından söz edildiğini belirtti. Bunun 200 milyon dolarının mobil oyun pazarı olmasına rağmen Türkiye’de akıllı telefon kullanıcıların yüzde 55’in üzerinde olduğuna dikkat çeken Özistek, bilgisayara sahiplik oranının internete bağlı hane sayısının oldukça yüksek olmasının dijital oyun pazarının milyar doların üzerinde olması gerektiğini düşündürdüğünü kaydetti. Özistek, “Türkiye’deki oyuncuların yüzde 90’ı hayatı boyuncu hiç para harcamamıştır” dedi. Oyun denince akla çocuk geldiğini ancak artık 7’den 70’e herkesin oyun oynadığını vurgulayan Özistek, şöyle dedi:
“Ağırlıklı kitle 10 yaşından başlayıp 45-50 yaşa kadar olan kitle. Ama 50 yaşın üstünde de tabi ciddi bir kitle var. Ama özellikle 10-50 yaş arası oyunu çok yoğun oynayan bir kitle. Bu akıllı telefonların hayatımıza gelmesiyle oldu. Mobil oyunla birlikte iş hayatında oyundan kopan kitle yavaş yavaş geri geldi. Mekândan zamandan bağımsız oyun oynayabilir hale geldi.” 
Devlet desteğiyle sayılı aktörlerden biri oluruz
Barış Özistek, Türkiye’nin başarılı firmalar çıkarabileceğini ispat ettiğini ancak büyük bir istihdam yaratan geniş bir sektör haline getiremediğini belirtti. Bunun için devlet desteklerinin lazım olduğunu söyleyen Özistek, dijital oyun sektörünün çok riskli bir alan olduğunu savundu. Özistek, “Biz tecrübe ve bilgi birikimini yarattık sektör olarak. Gelecekte de Türkiye’nin reel anlamda bir potansiyeli var. Oyun sektöründe dünyada söz sahibi olabilmeniz ve bilişim ihracatı yapabilmeniz için olmazsa olmaz şartlar var. Bizde ciro olarak olmasa da oyuncu sayısı bakımından büyük potansiyel var. Bu oyunun ileriki safhalarının geliştirilmesi, optimize edilmesi mükemmel hale getirilmesi için çok önemli. İkincisi oyun yaratıcı endüstriler içerisinde. Yani Türkiye’de isek illa Hürrem’i kullanacağız” dedi. 
"2023’te 1 milyar dolar ihracat"
Barış Özistek, Türkiye’nin 2023 yılında sadece oyun sektörü Bilişim ihracatı hedefi olan 1 milyar dolar ihracat yapabilir hale gelebileceğini belirtti. Ancak bunun için sadece finansal değil, organize desteklerin çok önemli olduğunu dile getiren Özistek, “Bizim oyun geliştirecek firmalara özellikle küçük orta büyüklükteki firmalara çok organize destek vermemiz gerekiyor. Eğitimiyle olsun mentörlüğüyle olsun global network ile tanıştırmayla olsun çok çok çok organize destek vermemiz gerekiyor. Çünkü çok optimize edilmesi gereken bir yer. Siz çok iyi bir oyun yaptınız videosu harika ama 5 bin kişi oyuna girdiğinde server’ler kaldırmıyorsa olmaz. Bunu sektörün tamamının öğrenmesi bilmesi ve bu bilgi birikimiyle ilerlemesi gerekiyor.” diye konuştu.