Eyüp Belediyesi Ramazan’ın ruhuna uygun olarak gerçekleştirdiği etkinlikler vatandaşlardan da tam not alıyor. Eyüp Belediyesi Caferpaşa Kültür ve Sanat Merkezi’nde “Tarihten Sahneler” adlı gösteri de ilgiyle takip ediliyor. Her hafta sonu Caferpaşa Kültür Merkezi’nin bahçesine kurulan mini sahneyle, Osmanlı Padişahları’nın karakteristik özellikleri ve o dönemin olaylarının anlatıldığı müzikal canlandırmada bu hafta Kanuni Sultan Süleyman Han’ın kişiliği ve özellikleri işlendi. Birçok önemli fetih gerçekleştiren Avrupalıların Muhteşem Süleyman diye andığı Kanuni Sultan Süleyman’ın canlandırılmasını Eyüplüler ilgiyle izlediler.

Tarihten Sahneler’de bu hafta sonu Sultan II. Selim tarafından 30 Eylül 1574'te dönemin Harem Şeyhi Kadı Hüseyin’e gönderdiği Kâbe’yle ilgili ferman okundu ve Kanuni Sultan Süleyman’ın bu fermanın uygulama aşamasındaki çalışmalarına değinildi. Kabe'nin çevresindeki ortalama 5 metreden yüksek binalar ile bitişiğindeki evlerin yıkılması emredildiği fermanın okunması sırasında izleyiciler büyük heyecan yaşadılar. Ayrıca Sultan Selim’in, Harem-i Şerif’in duvarından bitişik bir ev aldığını, bunun geliriyle su dağıttırdığını, ancak o evin de istisna tutulmadan yıktırılmasını emrettiği vurgulandı. Ortalama 3,5 yıl sürdüğü tahmin edilen Osmanlı Revakları III. Murad’ın döneminde tamamlanmıştı.

EMİR KANUNİ’DEN ÇİZİMLER SİNAN’DAN
Divan edebiyatında gazel rekorunu kıran tek şair olarak da tanınan Kanuni Sultan Süleyman, Yavuz Sultan Selim’in fermanını uygulamaya koymasından sonra Mimar Sinan Mescid-i Haram'ın ortasındaki Kâbe'nin yüksekliğini aşmayan revakların planlarını hazırladı. Mimar Sinan’ın yaptığı bu mimari palanlarla hacılar, Mekke bölgesinin sıcağından hiç değilse Kabe’de korunuyor, Kâbe-i Muazzama’yı tehlikelere karşı açık hedef olmaktan çıkartıyor ve tavaf alanının belirlenmesinde etkin rol oynuyor.

Kanuni Sultan Süleyman'ın emriyle Mimar Sinan'ın hazırladığı planlar 1590'da Mimar Mehmed Ağa tarafından uygulanıyor. Plana göre Hicretin on yedinci ve yirmi altıncı yıllarında etraftaki evler yıktırılarak Kâbe'nin avlusu genişletiliyor. Avlunun etrafı da duvarla çevrilip, duvarın iç kısmına da ağaç direklerin üstüne damlı revaklar yapılıyor. Avlusu genişletilmiş revaklardaki sütunlar yenileniyor, yeni sütunlar ekleniyor. Tahta kemerler taş ve tuğlaya çevrilerek üzerlerine Türk üslubunda beş yüz küçük kubbe yapılıyor.