RİZE’nin Çamlıhemşin İlçesi Şenyuva Köyü Soğuksu Mahallesi’nde oturan turizmci Metin Akıncı, iki tepe arasına kurduğu 500 metre uzunluğunda ve 400 metre yükseklikten geçen kabinli teleferik sistemi ile evine gidip geliyor. Daha önce yaklaşık 2 kilometrelik patika yoldan yürümek zorunda olduğunu kaydeden Akıncı, ağaçların kesilerek doğanın bozulacağı endişesiyle araç yolu yapımı için başvurmadıklarını belirterek, "Teleferikle ulaşım sağlanırken doğaya zarar verilmediğini göstermek istedik. İlk kez binen korkuyor ancak karşıya ulaşan keyif alıyor” dedi.
İLKEL TELEFERİKTEN ESİNLENDİ
İzmir’den 3 yıl önce memleketine dönüş yapan Metin Akıncı, Soğuksu Mahallesi’nde, ormanlık alandaki ahşap evinde yaşamaya başladı. Yaklaşık 1000 metre rakımdaki evine 2 kilometrelik dik patika yoldan inip çıkan Akıncı, ağaçların kesilerek doğanın bozulacağı endişesiyle araç yolu için başvuruda bulunmadı. Bölgede yük taşımada kullanılan ilkel teleferiklerden esinlenen Akıncı, bir arkadaşının yardımıyla iki dağın yamaçları arasına 500 metre uzunluğunda ve yerden 400 metre yükseklikte teleferik sistemi kurdu. Çelik tele takılı 2 kişilik makaralı kabini bulunan ve elektrikle çalışan teleferik, uzaktan kumanda ile de kullanılabiliyor. Akıncı, yaklaşık 2 dakika süren yolculukla karşıdan karşıya geçen kabinle evine ya da yola ulaşabiliyor. 
'KENDİNİ KORUYAN MAHALLE' TABELASINDA NÜFUS: 1
Mahallesinin doğasını özenle koruyan Metin Akıncı, teleferiğin yol tarafındaki ayağının bulunduğu yere de ‘Kendini Koruyan Mahalle’ tabelası astı. Rakımın 1000 metre olarak gösterildiği tabelada kış aylarında kendisinden başka yaşayan olmadığı için mahalle nüfusu da '1' olarak yer alıyor. Ahşap evde doğa ile baş başa yaşamını sürdüren Metin Akıncı’nın yaz aylarında eşi ve 2 çocuğu da yanına geliyor. Misafirlerini teleferikle karşıya geçirerek ağırlayan Akıncı, gelecek yazda itibaren doğal yapıyı bozmadan bölgede pansiyon işletmeciliği yapmayı planlıyor.
"ULAŞIM, DOĞAYA ZARAR VERİLMEDEN DE SAĞLANABİLİYORMUŞ"
Teleferiği yaşam alanına ulaşım için yaptığını ancak ulaşımı sağlarken doğaya zarar vermeden ve ağaçları kesmeden de bir model olabileceğini göstermeyi amaçladığını anlatan Metin Akıncı, "Bir diğer amacım da, Fırtına Vadisi ve Kaçkar Dağları’nda Yeşil Yol’da dahil bugüne kadar yapılmış ve yapılacak olan tüm gereksiz araç yollarını protesto etmekti. Yol diye tutturulan ya da 'Yol medeniyettir' diye yutturulan hikaye bu dağların kabusudur. Mahalleye, mezraya, yaylaya, çeşmeye, ormana, piknik alanına yol! Bu coğrafya bu baskıyı kaldıramaz. Bu ormanların derinliklerinde hala vahşi yaşam var. Onları da düşünmemiz lazım" dedi.
"İLK BİNEN KORKUYOR ANCAK KARŞIYA VARAN KEYİF ALIYOR"
Bir dağın yamacını diğer dağın yamacına bağlayan teleferiğin yapımı sırasında bir tek ağaç bile kesilmediğini anlatan Metin Akıncı, sistemin son derece güvenli olduğunu söyledi. Akıncı, şöyle konuştu:
"Halatın bağlandığı iki beton ayak çok sağlam yapıldı. Yük taşıyan teleferiklerin birçoğunda ayak bağlantıları sorunlu olur. Ancak burada böyle bir sorun yok. Son derece güvenli. Yine de ilk kez binenler korkuyor. İlk bindiğimde bende korku yaşadım. Ancak karşı tarafa varıldığında insanlar keyif alıyor. Herkesin bir kez de olsa  denemesinde fayda var."

FOTOĞRAFLI