DİYANET İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan ve bugün İstanbul’daki camilerde okunan Cuma hutbesinde "İslam’a ve onun peygamberine karşı organize bir şekilde çok çirkin bir karalama kampanyası yürütülmektedir" denildi. Hutbede, İslam dininin hak ve adalet anlayışı ve Hz. Muhammed’in çağlar üstü örnekliğini güzel bir dil hikmetli bir üslupla anlatılamadığı, buna öncelik verilmesi gerektiği ifade edilirken, “Yeni bir medeniyet yolculuğunda İslam’ın ilerleyişine engel olmak isteyenlere asla fırsat verilmemesi” istendi.

Bugün okutulan ‘Allah’ın Son Dini İslam’ başlıklı hutbede, Allah’ın son peygamler olarak Hz. Muhammed aracılığı ile İslam mesajını bütün insanlığa tebliğ ettiği ifade edildi. Bu mesajda insanlardan Allah’ın varlığına ve birliğine iman etme, O’na hiçbir şeyi ortak koşmama ve sadece ona ibadet etmemenin istendiği belirtilirken, zulüm, cehalet ve fitneden uzaklaşılması, fakir, yoksul, muhtaç ve yetimin korunup kollaması, komşusu aç iken tok yatmama konusunda yapılan evrensel çağrının 50 yıl içerisinde Asya’dan Kuzey Afrika’ya, Atlas Okyanusu’ndan Çin Seddi’ne kadar yayıldığı belirtildi.

"ÇİRKİN KARALAMA KAMPANYASI"

Hutbede şöyle denildi:

"İslam’ın bu hızlı yayılışına ve insanların akın akın onu kabul etmesine tahammül edemeyen nice güçler, bu ilerleyişin önüne geçmek ve İslam’ın rahmet yüklü mesajlarının insanların kalplerine yerleşmesini engellemek için her türlü yola başvurdu. Bugün de bazı çevrelerce Din-i Mübin-i İslam ve Müslümanlar terör ve şiddetle özdeşleştirilmek istenmektedir. İnsanların kalplerine İslam korkusu yerleştirmek amacıyla yüce dinimiz İslam’a ve onun peygamberine karşı organize bir şekilde çok çirkin bir karalama kampanyası yürütülmektedir. Amaç açıktır; İslam’ın yayılışına ve gelişmesine engel olmak.

Kardeşlerim! Geçmişte olduğu gibi günümüzde de sürdürülen bütün bu çabaların başarısızlıkla neticeleneceğine inancımız tamdır. Hiç şüphesiz biz biliyor ve iman ediyoruz ki Allah katında geçerli olan yegane din İslam’dır. Yine biliyor ve iman ediyoruz ki kim, İslam’dan başka bir din ararsa, bilsin ki kendisinden böyle bir din asla kabul edilmeyecek ve o, ahirette hüsrana uğrayanlardan olacaktır.”

TANITMA VE DOĞRU TEMSİLDE EKSİKLİKLER


İslam’ın rahmet, merhamet ve şefkat dini olduğu insanı dünya ve ahirette mutlu etmeyi, tüm insanların barış, huzur ve esenlik içerisinde yaşadığı bir dünyayı var etmeyi hedeflediği kaydedilen hutbede, şöyle devam edildi:

"Ancak bugün, İslam’ı ve onun peygamberini tanıtma ve doğru temsil etme konusunda biz Müslümanların eksikleri olduğunu da unutmamalıyız. Üzülerek belirtmek gerekir ki; bizler, İslam’ın hak ve adalet anlayışını, Peygamberimiz (s.a.s)’in çağlar üstü örnekliğini ve üstün ahlâkî vasıflarını insanlık ailesinin tüm fertlerine güzel bir dille, hikmetli bir üslupla yeterince sunamadık. Genç nesillerin duygu ve düşünce dünyalarına yeterince hitap edemedik. Öncelikli vazifemiz, müntesibi olduğumuz yüce dinimizin güzelliğini tüm insanlara anlatmak, çağların dini İslam'ı çağımıza öğretmektir.

Bu ulvi gaye için var gücümüzle çalışmaktır. Hiçbir zaman tefrikaya düşmemektir. Asla fitne bataklığına saplanmamaktır. Fakirlik ve geri kalmışlıktan bir an önce kurtulmaktır. Cehaleti ilim, hikmet ve marifetin aydınlığıyla yok etmektir. Yeni bir medeniyet yolculuğunda İslâm’ın ilerleyişine engel olmak isteyenlere asla fırsat vermemektir.”