ANKARA'da bilişim sektöründe kurumsal danışmanlık ve proje yönetimi yapan Ahmet Karaoğlan, 2 yıl beyin tümörü hastalığı ile mücadele ettikten sonra 21 Nisan'da hayatını kaybeden oğlu Ahmetcan (10) adına kurduğu dernekte, tümöre karşı mücadelesini sürdürüyor. 11'inci yaş gününde ölen oğlu için dernekte pasta kesen Karaoğlan, "Ahmetcan gitti; ama onun yerine birçok oğlum oldu. Birçok ailenin yanında olup, evlatlarının hayata tutunmasını sağladık, daha büyük mutluluk yok" dedi. Ahmet Karaoğlan'ın 3 çocuğundan en büyüğü Ahmetcan Karaoğlan, 2017 yılında rahatsızlandı. Hastanede yapılan incelemede, Ahmetcan'ın beyninde tümör olduğu belirlendi. Tümör, aynı yıl ameliyatla alındı. Ahmetcan'ın beyninde daha sonra yine tümör saptandı. Baba Ahmet Karaoğlan, hem radyoterapi ve kemoterapi tedavisi gören oğluna hem de aynı rahatsızlığı bulunan çocuklara destek olmak, toplumda bu hastalıkla ilgili farkındalık oluşturmak amacıyla 11 ay önce 'Ahmetcan Beyin Tümörü İle Mücadele Derneği'ni kurdu. Ancak, Ahmetcan 21 Nisan'da 2 yıldır mücadele ettiği beyin tümörüne yenilerek, hayatını kaybetti. BABA MÜCADELESİNİ SÜRDÜRDÜ Ahmet Karaoğlan, oğlunun ölümünden sonra derneği kapatmadı. Oğlunun ölümüne yol açan hastalıkla mücadele eden kişiler ile yakından ilgilenen Ahmet Karaoğlan, bu mücadelesini aynı kararlılıkla sürdürmeye devam etti. Karaoğlan, bu çerçevede çoğunluğu beyin tümörü hastası 100 kişiye tedavi aşamasında maddi-manevi yardımcı olarak hayata tutunmalarını sağladı. 11'NCİ YAŞ GÜNÜNDE AHMETCAN'I ANDILAR Ahmet ve Sibel Karaoğlan çifti, ölen çocukları Ahmetcan için, 11'inci yaş gününde dernekte pasta kesti. Dernek üyeleri ve ailelerinin de hazır bulunduğu programda Ahmetcan'ın hayatından kesitlerin yer aldığı sinevizyon gösterisi sunuldu. 'AHMETCAN GİTTİ AMA ONUN YERİNE BİRÇOK OĞLUM OLDU' Ahmet Karaoğlan, derneği kurmasındaki en büyük nedeninin hayatını kaybeden oğlu Ahmetcan olduğunu söyleyerek, "Oğlumu kaybettim. Bu dernek onun adına açtığım bir dernekti; ama sonuçta onun da açmış olduğu bu yolun biteceği anlamına gelmiyor. Aksine daha çok bizim gibi çocuğu hasta olan ailelere ulaşarak yolumuza devam ediyoruz; çünkü, birçok insana yardım edip, bir çok insana destek olmaya çalışıyoruz. Bu yaptığımız çalışmalar, oğlum Ahmetcan'ın ışığı ile oluyor. Bu da bize güç verip, ayakta tutuyor. Ahmetcan gitti; ama onun yerine birçok oğlum oldu, birçok ailenin yanında olup, evlatlarının hayata tutunmasını sağladık. Daha büyük mutluluk yok" dedi. 'EN ÖNEMLİ İLACININ MORAL VE MOTİVASYON' Karaoğlan, çocuğu beyin tümörüne yakalanan annelerin bu süreçte yalnız kaldıklarını belirterek, şunları söyledi: "Bu süreçte onlara ilk başta manevi destek olmak çok önemli. Biz de onlara ilk olarak manevi destek olup, daha sonra elimizden geldiğince manevi destekte bulunuyoruz, beyin tümörü ve kanser gibi hastalıklarla mücadele etmek zor. Fakat bu aileler aslında sadece tümör ya da kanserle değil esasında başka etkenlerle de mücadele ediyorlar. Yaşam şartları zor, moralleri ve motivasyonları düşük oluyor. Sağlık sistemiyle mücadele ediyorlar, aslında hayatla mücadele ediyorlar tek başlarına. Orada da biz destek oluyoruz. Oğlunu kanserden kaybetmiş bir baba olarak bu tür hastalıklarla mücadelenin en önemli ilacının moral ve motivasyonun şart olduğunu düşünüyorum."