İSTANBUL, () - Fırat'ın doğusuna yapılacak olan operasyonun gönüllü bir tercih olmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, "Türkiye'nin temel hedefi, kaygısı, kararlılığı terör örgütlerine yöneliktir. Bunların da doğrudan hedefi Türkiye'dir" dedi. İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi (İYYÜ) Rektörü Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, "Bu operasyon gönüllü tercih değildir. Amerika'nın her türlü uyarıya, diplomatik ilişkiye, temaslara rağmen iki başkan dönemine de yayılacak şekilde ısrarı ve ilgisi eksilmedi. Türkiye'nin en temel hakkıdır. Kendi hayatiyetini sürdürebilmek , İstiklal Yürüyüşü'nü devam ettirebilmek çabasının doğal yansımasıdır. O yüzden varlıkla yokluk arasındaki bir tercihtir. Ne bir gönüllü tercih ne de bir maceradır" diye konuştu. FIRAT KALKANI VE ZEYTİN DALI OPERASYONU Türkiye'nin bütün terör örgütlerinin mekanizmasının iç içe geçtiği bir dönemde Suriye üzerinden başlatılan ve Türkiye'yi adeta içine kapatarak kuşatma işlevi görecek olan Suriye'nin kuzeyindeki o koridorun durdurulması konusunda iki önemli hamle yaptığını aktaran Prof. Dr. Hacısalihoğlu, "Birincisi, Fırat Kalkanı operasyonuydu PKK-PYD-YPG denen terör yapısının meşrutiyetinin sağlamak üzere işlev yüklenmiş olan DAEŞ'e yani gerekçesine yönelik yapıldı. İkincisi ise Zeytin Dalı operasyonu, Afrin, bu yapının önemli bir bölgesi, burada da asıl tehdidin ana noktalarına ilişkin önemli ikinci adımı atmış oldu" ifadelerini kullandı. ABD'NİN ISRARI VE İLGİSİ EKSİLMEDİ Bu operasyonlarla hattın süreklilik kazanması ve batıya doğru ilerleyişini durdurmuş olduğunu söyleyen Prof. Dr. Hacısalihoğlu, "Ama bunlar yaşanırken Fırat'ın doğusundaki yığınak sürdü. Amerika'nın her türlü uyarıya, diplomatik ilişkiye, temaslara rağmen iki başkan dönemine de yayılacak şekilde ısrarı ve ilgisi eksilmedi. Lojistiğini, aklını, stratejisini,üniformasını, silahını vererek terör örgütünün bölgedeki yığınağını güçlendirdi" dedi. TÜRKİYE KAPISINI HİÇ KAPATMADI Türkiye'nin müzakerelere hiç kapısını kapatmadığını belirten Prof. Dr. Hacısalihoğlu, "Sonuna kadar her türlü müzakereyi ve diplomasiyi sürdürdü. ABD'nin istemeyeceğini bildiğimiz Mehmetçikle karşı karşıya gelme halini kuşkusuz Türkiye de istemiyor. Türkiye'nin temel hedefi, kaygısı, kararlılığı terör örgütlerine yöneliktir. Bunların da doğrudan hedefi Türkiye'dir" diye konuştu. BEKLEDİKÇE MALİYET VE RİSK YÜKSELİYOR Türkiye'nin geç kalmaması uyarısında bulunan Prof. Dr. Hacısalihoğlu, "Bu bölgede derinleşen ve giderek kalıcılaşan askeri varlığın bu kadar oyalanması ile gelinen nokta, maliyetimizi ve riskimizi yükseltiyor. Müzakereler sürüyor, bir şey diyemiyoruz, belki ABD desteğini çekecektir. Ama aynı zamanda şöyle bir riski doğuruyor; başaramadığımız sürece bölgedeki kalıcılaşma, derinleşme, askeri varlığı sürdürme noktasında zaman kaybetmiş oluyoruz. Eğer Fırat'ın doğusundaki bütün bu oluşum, mücadele süreci içerisine girildiği noktada nereden hangi lojistiği alıyorsa Türkiye kararlı tutumunu sergilemelidir. Buna İncirlik Üssü de dahildir" ifadelerini kullandı. İLK HAMLELER YAPILMAYA BAŞLANDI Fırat'ın doğusuna yönelik muhtemel harekatın ilk hamlelerinin yapılmaya başladığını söyleyen Prof. Dr. Hacısalihoğlu, "Özellikle Suriye sınırına yakın, Irak'ta konuşlu olan PKK, PYD, YPG kampları vuruluyor. Suriye'deki savaş aynı zamanda Doğu Akdeniz'in bir enerji jeopolitik savaşıdır. Bunu da bilmek gerekir. Türkiye bu konuda da Kıbrıs'ın çevresindeki durumu, haklılığını ve haklarını bilerek bu sürecin çok önemli aktörüdür" dedi.