TÜRKİYE Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, yeni Anayasayı eleştirerek, "Davaya davamızın haklı olduğuna inanç noktasında kimsenin bir sıkıntısı yok. Tam aksine anayasa değişikliği paketini satışa sunulan bir ürün gibi düşünürsek bu ürünün satılabilirliği yok. Nerden tutsan oradan kopuyor" dedi.
Tekirdağ'ın Çorlu İlçesi’nde Atatürkçü Düşünce Derneği tarafından Çorlu Belediyesi Memduh Şevket Esendal Sahnesinde düzenlenen 'Anayasa değişikliğini tartışıyoruz' programına Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu konuşması olarak katıldı. Referandumdan 'hayır' çıkacağını öne süren Feyzioğlu, 'evet' ve 'hayır' diyeceklerin birbirini suçlamasının anlamsız olduğunu söyledi. Referandumdan 'hayır' çıkması durumunda Cumhurbaşkanının ve başbakanın yerinde kalacağını anlatan Feyzioğlu, "Cumhurbaşkanı yerinde kalacak. Başbakan yerinde kalacak, yerinde kalması için uğraşıyoruz. Başbakanı Cumhurbaşkanı kaldırmasın diye. Siyasi parti genel başkanları kalacak siyası partiler kalacak. İyi de ne değişecek. Bakın ben size söyleyeyim. Biz bir milli dava işiyiz. Ak partilisi, Halk partilisi, MHP’lisi, PKK’ya 'defol git demiş' olan HDP’lisi partilisi partisizi hepimiz. Memleketin bir meselesi olmuş. Bir milli mesele olduğunda bir araya gelmenin tarif edilemez bir mutluluğunu yaşayacağız. Bu mutluluk bu gurur sadece millet olmanın bilinicini yaşayanlara has bir mutluluk ve gururdur. Biz 17 Nisan’da bir kez daha millet olduğumuzu haykıracağız. Evet verende hayır verende bizden o halde evet verenin hayır verinin suçlamanın bir anlamı yok. Sanıyorum bunu yavaş yavaş anlamaya başlayacak herkes. Ancak hayır çıktığında hayırda umut var diyoruz ya hayır çıktığında biz millet olmanın ne demek olduğunu yaşayarak bir kez daha öğrenmişken siyasi partilerin her cinsi her rengi kendi içinde bir şey öğrenecek" dedi.
“16 NİSAN’DA BAYRAMIMIZ VAR”
16 Nisan’da yapılacak olan referandum oylamasının Türkiye’nin düğünü olacağını kaydeden Feyzioğlu, "17 Nisanı anlatıyorum. Her siyası partinin içinde radikal diğerini yok sayan diğerini düşmen edenler iki üç adım arkaya çekilecek. Hadi siz biraz dinlenin denilecek. Ancak bir diğerinin kendi gibi düşünmeyeni kendine oy vermeyeni kendinden farklı olanı anlamaya çalışan kucaklamaya çalışan ve hep birlikte 79 milyon Türk milletiyiz diyenler her siyasi partide üç adım öne çıkacak. İşte dostlarım o Türkiye’nin tekrar çağdaş uygarlık yoluna dönmesidir. Tekrar Mustafa Kemal Atatürk çizdiği çizgiye dönmesidir. Bilimin, fenin, sanatın ışığında uygarlık yarışına eskisinden daha da kararlı bir şekilde dönmesi durumudur. 16 Nisanda düğünümüz var, bayramımız var, 16 Nisan hepimizin günüdür” diye konuştu.
"SATMAK İSTEDİKLERİ MAL BOZUK"
Kendi davalarında haklı olduklarını savunan Feyzioğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
"Davaya inanmak davanın önce haklı olduğuna sonra kazanılabileceğine inanmaktır. Davaya davamızın halkı olduğuna inanç noktasında kimsenin bir sıkıntısı yok. Tam aksine anayasa değişikliği paketini satışa sunulan bir ürün gibi düşünürsek bu ürünü satılabilirliği yok. Nerden tutsan oradan kopuyor. Demek ki bizim davamız haklı bir dava. Bizim davamızda anlatmaya çalıştığımız doğru. Biz çünkü anlatmaktan çekinmiyoruz. Biz sövmeden, hakaret etmeden tehdit etmeden anlatıyoruz. Biz anlattıkça bize verilen cevap ney, elektriğini kestim, işten attım, yola sokmadım, salonunu iptal ettim. Bir sürü sövme bir sürü hakaret. Demek ki satmak istedikleri mal bozuk. Ancak satacağı mal bozuk olanlar o ruh haliyle bağırır çağırırlar tehdit ederler."
Konuşmaların ardından salondakilerle birlikte İzmir Marşı'nı söyleyen Metin Feyzioğlu, programından sonra Çorlu'dan ayrıldı.

FOTOĞRAFLI