ANKARA 3'üncü İdare Mahkemesi, Tunceli'deki Munzur Milli Parkı'nda yapımı planlanan baraj ve hidroelektrik santral projelerini iptal etti. Avukat Barış Yıldırım, baraj ve HES'lerin iptali için zorlu ve uzun bir hukuk mücadelesi süreci yaşadıklarını söyledi.
Munzur Vadisi Milli Parkı sınırları içerisinde Munzur suyu üzerinde yapımı planlanan hidroelektrik santrali ve baraj projelerinin iptali için avukat Barış Yıldırım'ın açtığı dava sonuçlandı. Ankara 3'üncü İdare Mahkemesi, Munzur nehrinde planlanan baraj ve HES yapımının iptal kararıyla ilgili basın açıklaması düzenleyen Av. Barış Yıldırım, baraj ve HES'lerin iptali için zorlu ve uzun bir hukuk mücadelesi süreci yaşadıklarını dile getirdi. 
Munzur suyu üzerinde yapımı planlanan en büyük baraj projesi durumundaki Konaktepe barajı ile Konaktepe HES I - Konaktepe HES II için Konaktepe Elektrik Üretim A.Ş.'ye Enerji Piyasası Denetleme Kurumu tarafından 28 Ocak 2010 tarihinden itibaren 49 yıllığına elektrik üretim lisansı verilmesi üzerine anılan kararın iptali istemiyle Danıştay'a dava açtıklarını anlatan Yıldırım, şunları söyledi: 
"Açılan dava üzerine Danıştay 13'üncü Dairesi 11 Ekim 2010 tarihinde Munzur Vadisi Milli Park Uzun Devreli Gelişme Planı'nın onaylanmadığı, milli park niteliğini taşıyan Munzur Vadisi'nde su kaynaklarının kullanımı ve işletilmesinin, Milli Parklar Kanunu ve ilgili Yönetmelik hükümleri uyarınca, ancak, 'Kamu yararı açısından vazgeçilmez ve kesin bir zorunluluk' koşullarının gerçekleştiğinin ilgili Bakanlıkça ortaya konulmasına bağlı olduğu gerekçeleriyle yürütmenin durdurulmasına karar vermişti. Yürütmenin durdurulmasına ilişkin karara karşı yapılan itiraz üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 26 Mayıs 2011 tarihinde yürütmenin durdurulması isteminin kabulüne ilişkin gerekçesine katılmakla birlikte, elektrik üretim lisansının verilebilmesi için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporunun da aranması gerektiği hususu belirtilmişti. Böylelikle Munzur Vadisi Milli Parkı'na yönelik projelerin ÇED muafiyeti ortadan kaldırılmıştı. Bu kararın uygulanması bakımından, Çevre ve Orman Bakanlığı, Üniversitelerin Munzur Vadisi Milli Parkı'ndaki Projeler bakımından "Kamu yararı açısından vazgeçilmez ve kesin bir zorunluluk" bulunup bulunmadığı hususunda hazırladıkları 5 ayrı rapora dayalı olarak oluşturulan Bütünleşik Sentez Raporu'nu baz alarak Munzur Vadisi Milli Parkı sınırları içerisinde yapımı planlanan 4 Baraj ve 5 HES Projesi ile yapımına 1985 yılında kaçak başlanan ve 2003 yılında enerji üretimine alınan Mercan HES'e Milli Parklar Kanunu'nun 14. maddesi çerçevesinde 18 Nisan 2011 tarihinde 'Üstün Kamu Yararı' kararı alarak izin vermişti."
İLK KEZ 'ÜSTÜN KAMU YARARI' KARARI BİR MAHKEMECE İPTAL EDİLDİ
Ankara 3'üncü İdare Mahkemesi'nce yeniden yapılan yargılamada 2 Aralık 2018 tarihinde 'Üstün Kamu Yararı' kararı iptal edildiğini anlatan Yıldırım, "Karar gerekçesinde, herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkının bulunduğu, çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemenin devletin ve vatandaşların ödevi olduğu tartışmasızdır. Bu itibarla, öncelikle, davaya konu projelerle ile ilgili olarak hazırlanan fizibilite raporları çerçevesinde, projelerin, çevreye uyumlu olup olmadığının tespiti bakımından, çevre mevzuatı açısından zorunlu olan ÇED sürecinin tamamlanması gerekmektedir. Aksi taktirde 2872 sayılı Yasanın 10'uncu maddesinde belirtildiği üzere, Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı veya Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı alınmadıkça projelerle ilgili onay ve izin verilemez. Mahkemenin bu kararıyla Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa 'Üstün Kamu Yararı' kararı bir mahkemece iptal edilmiştir" dedi. 

FOTOĞRAFLI