İş adamı Fehmi Öztürk, ortağı Fırat Muşlu ile diğer ortakları tarafından 3 yıl önce kumpasa getirildiğini ve tam 50 milyon dolarlık mal varlığının elinden alındığını öne sürmüştü. Fehmi Öztürk, avukatları aracılığı ile Bakırköy, Çağlayan, Büyükçekmece ve Anadolu Adliyelerine, bu güne kadar tam 120 dilekçe verdi. Ancak Fehmi Öztürk’ün, "Örgüt oluşturarak yağma, zorla senet alma, tehdit, şantaj ve darp" gibi çeşitli suçlardan oluşan dilekçelerinin savcılar tarafından dikkate alınmadığı öğrenildi.

Türkiye, 15 Temmuz 2016’da kanlı darbe girişiminde bulunan, FETÖ ile mücadelesini aralıksız olarak sürdürüyor. Özellikle yargıda, poliste, TSK’da ve bürokraside FETÖ mensubu binlerce kişi belirlenerek gözaltına alındı. Yapılan soruşturmalar sonucunda binlerce FETÖ üyesi tutuklanarak cezaevine girdi. FETÖ terör örgütü ile ilgili operasyonlar devam ediyor. Operasyonların hala devam etmesi FETÖ'nün devletin içine nasıl sızdığını ve hala varlığını sürdürdüğü ortaya çıkıyor. 

KRİPTO FETÖ YARGIYI TEHDİT Mİ EDİYOR?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kararlı tutumu ve verdiği talimatlarla FETÖ ile mücadele sürerken özellikle yargıda bulunan kripto terör örgütü üyelerinin yargıyı "ülkede adalet yok" imajı ile tehdit ettiği öne sürüldü.

Sinoplu iş adamı Fehmi Öztürk, ortağı Fırat Muşlu ve diğer ortakları Gelecek Partili Cuma İçten’in de aralarında bulunduğu kişiler tarafından, 3 yıl önce kumpasa getirildiğini ve tam 50 milyon dolarlık mal varlığının elinden alındığını önü sürmüştü. Fehmi Öztürk avukatları aracılığı ile Bakırköy, Çağlayan, Büyükçekmece ve Anadolu Adliyelerine, çeşitli iddiaları ile ilgili olarak bugüne kadar tam 120 dilekçe verdi.

ÖZTÜRK’ÜN DİLEKÇELERİ NEDEN İŞLEME KONULMADI?

İş adamı Fehmi Öztürk, "Örgüt oluşturarak yağma, zorla senet alma, tehdit, şantaj ve darp" gibi çeşitli suçlardan oluşan dilekçelerinin savcılar tarafından değerlendirilmediğini öne sürdü.

Kendisinin ve ailesinin mağdur edildiğini söyleyen Fehmi Öztürk şikayetçi olduğu ortağı Fırat Muşlu ve Cuma İçten ile diğer şüpheli durumundaki kişilerin, bugüne kadar ifadesinin alınmadığını ifade etti. Fehmi Öztürk, ortağı tarafından kumpasa uğratıldıktan sonra, delilli ve belgeli şikayet dilekçelerinin işleme konulmamasına anlam veremediğini söyledi.

Silah kaçakçılarına 68 ilde Mercek-6 Operasyonu; 1129 kişi yakalandı Silah kaçakçılarına 68 ilde Mercek-6 Operasyonu; 1129 kişi yakalandı

İşte 50 milyon dolarlık kumpas şikayeti dilekçelerinde, Yargı ile ilgili ortaya çıkan ilginç ve düşündürücü sorunlar...

1- BAKIRKÖY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NIN 2018/ 68740 SAYILI SORUŞTURMA DOSYASI!

İş adamı Fehmi Öztürk, ortağı Fırat Muşlu’nun Durak A.Ş. hesabından yaklaşık 25 milyon TL’nin bankalardan çekilerek kendi hesabına geçirilmesi üzerine şikayetçi olmak ister. Araya giren Gelecek Partili Cuma İçten, ortakların birbirlerini suçlaması üzerine, bir dost meclisi ve daha sonradan hakem heyeti kurulmasını ister. Heyet üyeleri, kendi belirledikleri miktarlar kadar, Fehmi Öztürk ve Fırat Muşlu’dan senet alırlar. Bu arada Fehmi Öztürk, Selahattin Tavusbay tarafından telefonla Rami’de bulunan ofisine çağırılır. Heyet üyeleri, içi boşaltılan şirketin hesaplarını çıkaracaklarını söyledikleri halde çıkarmazlar. Üstüne bir de Cuma İçten'in ayarladığı Birol Güven adlı kişiye hesapları çıkarttırmak isterler. Fehmi Öztürk, bu durumu kabul etmez. Burada, ofisin girişinde ve içeride, silahlı adamlar olduğunu görür ve “Sen bu anlaşmaya uymazsan, buradan ölün çıkar” şeklinde tehdit edildiği için imza atmak zorunda kalır.

İŞ ADAMI ÖZTÜRK VE AİLESİNİN SERVETİ BÖYLE HORTUMLANDI!

Heyet üyeleri ısrar edince Öztürk, senetleri baskı ve tehdit altında imzalar. Ardından sözde dost meclisine noterden ihtarname çekerek kendilerini azlettiğini aldıkları ve alacakları kararları tanımayacağını belirterek 29 Haziran 2018 tarihinde ihtarname çeker ve yasal yola başvuracağını belirtir. İş adamı Öztürk ihtarnamesinde, heyet üyeleri hakkında suç duyurusunda da bulunduğunu yazar. Ancak aradan geçen 11 günün sonunda, 9 Temmuz 2018’de heyet üyeleri azledilmelerine rağmen, karar alarak hisse ve senetleri Fırat Muşlu’ya teslim ederler. Bu kumpastan sonra, Fehmi Öztürk, davalı Dost Meclisi adı altında kurulan, sözde hakem heyeti üyeleri (Cuma İçten, Selahattin Tavusbay, Şükrü Derici, Süleyman Özdemir, Bayram Karakoç) ve diğer ortak Fırat Muşlu hakkında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2018 / 68740 soruşturma numarası ile "Suç işlemek amacı ile örgüt kurmak " suçuna yönelik soruşturma yürütülürken, İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesi, 2018/681 E ( dosya ile ilgili kanun yararına bozma talebi ile Adalet Bakanlığı’na başvurusu yapılmış) dosya hakimi Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2018 / 68740 soruşturma dosyasını talep etmiş, ancak bu dosya, ekli 20.07.2018 tarihli kararda ( Ek-1 ) görüleceği üzere dosyada “KISITLAMA KARARI “ bulunduğundan gönderilemeyeceği bildirildiği ifade edildi.

İş adamına kurulan 50 milyon dolarlık kumpasta yeni iddia

Bu sırada, 31.07.2018 tarihinde dosyaya nereden ve nasıl geldiği bilinmeyen Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2018 / 68740 soruşturma numarası ile aynı numarayı taşıyan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 2018 / 68740 soruşturma numaralı KYOK (TAKİPSİZLİK) kararı dosyaya konularak, sanki şüpheliler hakkında TAKİPSİZLİK kararı verilmiş gibi intiba uyandırılarak, yargılama yanlış istikamete yönlendirildiği ve Hakim Müberra Gürdal’ın da, bu sahte kararı kullanarak, dosyayı oyalama ve kapatma yönüne çevirdiği iddia edildi. Bu hakimin sahte KYOK kararı üzerine verdiği ara kararını ortaklarının avukatları kullanarak, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2018 / 68740 soruşturma dosyasını tefrik ettirdiği ve bu konu ile ilgili gerekli şikayet İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2020/ 105821 Soruşturma dosyasında yapıldığı ancak dosyada halen hiçbir işlem yapıladığı belirtildi.

2- BÜYÜKÇEKMECE CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA FEHMİ ÖZTÜRK’LE İLGİLİ DOLANDIRICILIK İDDİASI

Durak A.Ş.’nin ortağı Fırat Muşlu, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak, ortağı olan iş adamı Fehmi Öztürk ile ilgili olarak, "Dolandırıcılık ve güveni kötüye kullanmak" iddiası ile 2018/50922 sayılı soruşturma dosyası ile suç duyurusunda bulundu. Fırat Muşlu, “Dost Meclisi” adı altında kurulan sözde hakem heyetinin aldığı uydurma karar ve raporları da delil göstererek Fehmi Öztürk’ün kendisini dolandırdığını belirtti ve savcının araştırma yaparak kendisinin dolandırılma miktarının belirlenmesini istedi.

İŞ ADAMI ÖZTÜRK’E ÇIKARILAN BORÇ, YASALLAŞTIRILMAK MI İSTENDİ?

Buradaki amaç, kumpas kurduğu öne sürülen Gelecek Partili Cuma İçten’in içinde bulunduğu sözde hakem ya da tahkim adı verilen heyetin kumpas kararlarının yargıyı kullanarak, savcılık kararı ile de yasallaştırılmasıydı. Burada Savcı Erkal Kocabıçak, dosyayı inceledi ve borç miktarının belirlenmesi için dosyaya bir bilirkişi atadı. Savcı Kocabıçak’ın atadığı bilirkişi, Cuma İçten ve Fırat Muşlu’nun isteği ile Fehmi Öztürk aleyhine 67 milyon TL’lik borç çıkardı.

YASAKLI BİLİRKİŞİYE RAPOR VERME GÖREVİ!

Fehmi Öztürk’ün dilekçesindeki iddialara göre, Cuma İçten, Fırat Muşlu ve Süleyman Özdemir bu bilirkişiyle buluşup, defalarca birlikte toplantılar yaptı. Aynı zamanda 25.000 TL rüşvet karşılığında, Fırat Muşlu ve dost meclisi adı altında bir araya gelen iş birlikçileri tarafından sağlanan sahte şirket kayıtlarına göre, istedikleri gibi rapor tanzim etmek üzere anlaştılar.

İşte o kumpasın görüntüleriGündem

Bu anlaşma gereği de, bilirkişiye 5.000 TL peşin ödeme yapılmış ve raporun düzenlenmesini temin edilmiş. Hazırlanan bu dosya da,Erkal Kocabıyık adlı savcıya sunulmuş. Savcı Kocabıyık, bilirkişinin hazırladığı bu rapor karşılığında devletten alacağı bilirkişilik ücretini alabilmesi için onay vermiş.

Ancak bu arada, iş adamı Fehmi Öztürk’ün Bakırköy Adliyesi’ne verdiği dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, 14. Hukuk Dairesi 2018/2 yasa dışı heyet kararını iptal edince, bu rapor işe yaramaz hale geldiğinden, bilirkişiyi ayarlayan Fırat Muşlu ve Süleyman Özdemir, rüşvetin geri kalanı ödememişler.

FIRAT MUŞLU VE BİLİRKİŞİ TUTUKLANARAK CEZAEVİNE GİRDİ!

Bunun üzerine kandırılan bilirkişi Mehmet Doğan, Cuma İçten ile Fırat Muşlu’dan, söz verilen 25 bin liranın, 20 bin lirasını alamadığı için Fehmi Öztürk’e gelir. Kendisine itiraflarda bulunarak, Cuma İçten ve Fırat Muşlu’nun para ile anlaşması sonucu, gerçeğe aykırı rapor düzenlediğini, kendisinin vereceği para karşılığı raporun doğrusunu yazacağını söyledi.

Gelecek Partili isme ağır suçlama

İş adamı Öztürk, Mehmet Doğan’ın bu isteğini kabul etmedi ve bu durumu bir dilekçe ile Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı’na şikayet etti. Öztürk’ün dilekçesi üzerine savcılık talimatıyla harekete geçen kolluk kuvvetleri, teknik takip ve dinleme kararları ile tüm delilleri topladı. Sonrasında Fırat Muşlu, Süleyman Özdemir ve Mehmet Doğan adlı bilirkişi tutuklanarak cezaevine konuldu.

TUTUKLU SANIKLAR AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NDEN BERAAT ETTİRİLDİ!

Büyükçekmece savcılarından Erkal Kocabıçak tarafından belirlenmiş olan rüşvetçi bilirkişi atama konusu davası, Bakırköy 18. Ağır Ceza Mahkemesinde, 2018/270 sayılı dosya numarası ile görülmeye başlandı. Can güvenliği olmadığı için Fehmi Öztürk’ün katılamadığı duruşmada, dava birdenbire ve anlaşılamayan bir şekilde terse dönmüş, dosyanın yasaklı bilirkişiye verildiği gerekçesiyle, polisin maddi delilleri ve sanıkları suçüstü yakalamasına rağmen, tutuklu sanıklar için alelacele beraat kararı verildi ve dosya kapatılmaya çalışıldı.

SKANDAL KARAR DOSYASI İSTİNAF MAHKEMESİNDE BEKLETİLİYOR!

Bakırköy 18.Ağır Ceza Mahkemesi’nin aldığı bu karara, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı itiraz etti ve mahkeme kararını Bölge İstinaf Mahkemesi’ne dosyayı incelemesi için gönderdi. Bu dosya ile ilgili karar hala verilmiş değil. Bu kararın gecikmesinin kumpasa uğradığını iddia eden Fehmi Öztürk’ün mallarına el koyan ortağı Fırat Muşlu ile diğer kişilerin delilleri karartmasına olanak sağladığı ifade edildi.

SAHTE BİLİRKİŞİ RAPORU ALANLARA SAVCILIK DAVA AÇTI! ANCAK AĞIR CEZADA DEĞİL ASLİYE CEZA MAHKEMESİ’NDE...

Buradaki hukuk skandalı ise şöyle ortaya çıktı;

Tutuklu iken beraat ettirilen Fırat Muşlu ve suç ortaklarının istinaf mahkemesine çeşitli kişiler aracılığı ile girişimlerde bulunduğu ve tahliye ile beraat kararı veren yerel mahkemenin kararını onaylatmaya çalıştıklarına dair ciddi duyumlar bulunuyor.

50 milyon dolarlık gayrimenkul vurgunu!Yaşam

Bu konuda Fırat Muşlu, Süleyman Özdemir ve Mehmet Doğan hakkında açılmış, Büyükçekmece 13.Asliye Ceza Mahkemesi, 2019/426 sayılı dosya numaralı, " Gerçeğe aykırı bilirkişi raporu düzenlemek " suçundan açılmış dava sürmektedir. ( Büyükçekmece 13. Asliye Ceza Mahkemesi 2019/ 262)

Bu arada, Büyükçekmece Başsavcılığı, Bakırköy Başsavcılığı’nın, 18.Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararının istinafa gönderilmesi üzerine, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açılan dava ağır cezada yargılanan bu kişilerin, yasaklı bilirkişiye gerçeğe aykırı rapor hazırlatmaktan, 13.Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanmaları için dava açmıştır. Burada yapılan hukuk skandalının şöyle olduğu iddia edilmektedir;

Rüşvetle bilirkişi raporu düzenleten sanıkların, ağır cezadan kurtularak, asliye ceza mahkemesinde yargılanmaları sağlanmış, daha hafif ceza gerektiren suçtan ceza almaları için ağır ceza mahkemesinde değil asliye ceza mahkemesinde dava açılmıştır.

DURUŞMADA İŞ ADAMI ÖZTÜRK’E TEHDİT!

Bakırköy 18. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davanın ilk duruşmasının öncesinde ve duruşma salonunda Fehmi Öztürk'ün ortağı Fırat Muşlu’nun adamları tarafından tehdit edildiği öne sürüldü.
Duruşma salonunda ise, bu kez Fırat Muşlu, iş adamı Fehmi Öztürk’e kafa sallayarak tehdit etti. Mahkeme Başkanı Hasan Arı, bu duruma seyirci kalırken, mahkeme üyelerden biri bunu gördü ve tehdidin tutanağa geçmesini sağladı.

AVUKAT, ÖZTÜRK'Ü DARP EDEN KİŞİYİ, MAHKEMEDE YANINA OTURTTU!

Yine iki ay sonra, 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın, ikinci celsesinde bu kez Fehmi Öztürk’ü önce darp eden sonra da bir önceki mahkemede tehdit eden Cem Özmüş adlı kişiyi Fırat Muşlu’nun avukatı Mehdi Şahintekin duruşma salonuna soktu ve iş adamının yanına oturttu.

Bu durumu gören Fehmi Öztürk elini kaldırarak hakimden söz istemek istedi. Bu sırada, Cem Özmüş mahkeme salonundan kaçtı.

Duruşmanın görüntülerinde mevcut olan bu duruma, bir dilekçe ile başvurulmasına rağmen, bu kişi için dava açılması iki yıl sürmüştür. ( Bakırköy 25. Asliye Ceza Mahkemesi 2020/844 )

3- TEHDİT EDENLERE NASIL TAKİPSİZLİK KARARI VERİLDİ?

Fehmi Öztürk’ün yaşadığı tehditler, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı 2019/51110 sayılı soruşturma dosyası olarak savcı Kısmet Aslancan önüne geldi. Savcı Aslancan, mahkeme tutanağı, kamera kayıtları ve tanık ifadelerine rağmen, ilginç bir şekilde dosyadan Fırat Muşlu’nun kafa sallayarak tehdidi suçunu ayırarak takipsizlik verdi. Burada, sanıkların beraber hareket ettikleri gerçeği saklanıp maddi delillerin ortaya çıkmasına engel olunmuş oldu.

4- DARP EDİLEN FEHMİ ÖZTÜRK’ÜN EVİNE YAPILAN BASKIN GİRİŞİMİ!

İş adamı Fehmi Öztürk tarafından satın alınan ve taksitlerini kişisel hesabından ödediği Mercedes marka aracının, elinden alabilmek için yapılan inanılmaz hukuk dışı olaylar ise şöyle oldu;

10 Temmuz’da Başakşehir’de bir pastanede otururken oğlu Ercan Öztürk ile birlikte Fırat Muşlu’nun yanında çalışıyor görünen (poliste suç kayıtları bulunan birinin terör örgütü üyesi olduğu bilinen) iki kişi iş adamı Fehmi Öztürk’ü darp ederler. Bu olay, hem sözde dost meclisinde yapılan kumpasa itiraz etmemesi, eğer mahkemeye verirse de, gidememesi için yapılmış bir saldırıdır. Ancak, profesyonel olarak örgütlenen bu kişiler, darp ettikleri Fehmi Öztürk ile ailesini, daha çok korkutmak ve gözdağı vermek hatta İstanbul dışına çıkarmak için yeni bir plan yapmışlardır. Bu plana göre, yine bir araba ve iki kişi, Fehmi Öztürk’ün oturduğu Başakşehir’deki siteye gelirler.

Ancak, profesyonel olan bu kişiler sitenin bekçisine Fehmi Öztürk’ün gerçek adresini söylemezler. Çünkü gelen kişilerden şüphelenecek olan ve tanımayan Fehmi Öztürk’ün ailesi, kendilerini kabul etmeyeceklerini bilmektedirler. Bu durumda siteye girmek isteyen iki kişi, farklı blok ve adres söyleyerek, aynı sitede oturan, Fırat Muşlu’nun arkadaşı olan Serkan Cennet isimli suç ortaklarının adresini vererek içeri girerler.

Bu sırada Fehmi Öztürk, Çağlayan Adliyesi’nde bir duruşmada bulunmaktadır. Siteye gelen kişiler de bu durumu bilmektedir. Fehmi Öztürk’ün eşi, gelen kişilerin kapıya kadar gelmeleri ve zili çalmaları ile şüphelenmiş ve polisi aramıştır. Polis gelene kadar, Serkan Cennet adlı kişi, kendi imkanları ile bu kişileri kaçırmıştır. Bu konuda savcılık şikayeti mevcuttur. Tüm kamera kayıtları, eşi, kapıyı açan kızı ve güvenlik görevlilerinin şahitliğine başvurulması gerektiği halde, gerekli araştırma ve incelemeler yapılmamış ve olaya takipsizlik kararı verilmiştir. ( Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı 2018/47283 sayılı soruşturma)

5- HUKUKSUZ BİR ŞEKİLDE ARABANIN ALINMASI!

Fehmi Öztürk’ün evine yapılan baskın girişimi sırasında aynı gün Durak A.Ş.’ye ait olan 34 LN 1252 plakalı Mercedes marka otomobil için Fırat Muşlu, Halkalı Polis Karakolu’na giderek, şirketine ait aracın çalınmadığını ve bunu ortağı Fehmi Öztürk’ün kullandığını bildiği halde, çalıntı araç şikayeti ile başvuruda bulunmuştur.

Burada amaç, Fehmi Öztürk’ün kullandığı 500 bin TL değerindeki arabayı elinden almaktır. Nihayetinde bu araç, Fehmi Öztürk Ankara’ya girdiğinde gişelerde elinden alınmıştır.

Ancak Fırat Muşlu’nun yaptığı çalıntı şikayeti tersine dönmüş ve Muşlu’nun, "Fehmi Öztürk bize aracımızı teslim etmiyor" diyerek şikayet ettiği Anadolu Adliyesi Savcılığı, Bölge İstinaf Mahkemesi’nin, sözde dost meclisimin aldığı kararları iptal etmesinin kararını görünce, arabayı Fehmi Öztürk’e teslim etmiş ve şikayet hakkında da takipsizlik kararı vermiştir. (Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı 2018/154717 soruşturma)

İddialara göre, Fehmi Öztürk’ü maddi ve manevi bitirmek isteyen Fırat Muşlu ve organize ettiği öne sürülen kişiler, bu durumu tekrar değerlendirmek için bir plan daha yaparlar. Fırat Muşlu, hem kendisi, hem de kumpasla ele geçirdiği Durak A.Ş. adına, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na aynı Mercedes marka araba için yine şikayette bulundu.

50 milyon dolar dolandırıldığını öne süren iş adamı Fehmi Öztürk, ortakları Fırat Muşlu (ortada) ve Gelecek Partili Cuma İçten (sağda)

Bu şikayet ile ilginç bir karar veriliyor. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı 2019/116568 ve 2020/8635, soruşturma dosyaları ile Fehmi Öztürk’ün arabayı alarak güveni kötüye kullandığına ilişkin şikayetlere mükerrer şikayet olduğu gerekçesi ile takipsizlik veriliyor. Burada güya Fehmi Öztürk’e soruşturma açılmasına gerek olmadığı kararı verilmiş gibi görünse de, asıl amaç arabanın alınması olduğu için, Anadolu Adliyesi’ndeki savcının istinaf mahkemesinin kararını gerekçe göstererek verdiği karara rağmen, araba alınıyor.

MERCEDES ARABA ALINIRKEN YAPILAN İNANILMAZ HUKUKSUZLUK SKANDALI!

Mahir Orak adlı avukatın aynı zamanda dost meclisi kumpasının mimari olan aynı kişinin, şöyle bir plan yaptığı iddia ediliyor;

Avukat Mahir Orak, biri alacaklı, diğeri borçlu olan her iki şirketin de vekilliğini yapmaktadır. Avukat Orak, ikisini de, aynı dilekçe ile konkordatoya götürmüştür. Ve aynı avukat Mahir Orak, konkordato komiserlerinin bilgisi dışında, 5.000 TL bedelli borçlu Durak A.Ş. göstermiş ve alacaklı olarak da, Fırat Muşlu’nun kardeşi Ferhat Muşlu’nun şirketi olan GİFF tekstil göstermiştir.

Burada avukat Orak, bir senet düzenleyip, bir de icra takibi yapmıştır. Bununla birlikte, Fehmi Öztürk’ün kullandığı Mercedes marka arabaya yakalama ve bağlama kararı çıkartmıştır. Burada avukat Mahir Orak, gerçeğe aykırı üstelik konkortada bulunan şirket komiserlerinin bilgisi dışında belge düzenlemekten soruşturulmaktadır. Ancak, bunun fark edilmesi üzerine, Fehmi Öztürk’ün açtığı 5 bin liralık borç senedi muhasebe kayıtlarında da görülmediği için mahkemece iptal edilmiş, ( İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/272 ) Mahir Orak hakkında da Baroya gerekli şikayet yapılmıştır. Soruşturma sürmektedir.

Bu arada, Fehmi Öztürk’ün kullandığı araç, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı eliyle hukuki dayanaktan yoksun bir şekilde, bu kez savcı Oğuzhan Asıltürk tarafından alınmış, ( 2019/116568 ) takipsizlik kararı verilmiş ancak araç Fırat Muşlu’ya teslim edilmiştir. Bu işlemi yapan Cumhuriyet Savcısı hakkında HSK nezdinde gerekli şikayet yapılmıştır. Bu konuda Fehmi Öztürk’e takipsizlik kararını ise savcı Mustafa Şahin vermiştir. ( 2020/8635) Burada takipsizlik kararını, arabayı bağlama kararı veren Oğuzhan Asıltürk’ün vermemesi de manidardır. Çünkü Fehmi Öztürk’e takipsizlik kararını Oğuzhan Asıltürk’ün vermesi halinde, suç işleyecektir. Bu kararı başka bir savcıya verdirerek, olası bir suçtan korunmuştur.

6- BEDELSİZ SENETLERİN İCRAYA KONULMASI SKANDALI!

(Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı 2019/30695 sayılı soruşturma..)

Durak A.Ş. adlı şirket, Enelka adlı şirketin Beylikdüzü Yakuplu’da yaptığı 43 adet, her biri 500 bin dolar değerinde olan villaları alır. Bu villaların alınmasında Fehmi Öztürk 780 bin dolarlık senet vermiş ve bedelini de Enelka adlı şirkete ödemiştir. Fehmi Öztürk, Fırat Muşlu ile anlaşmazlığa düşünce, Enelka şirketine 780 bin dolarlık ödenmiş senedinin iptal edilmesini ve hesap mutabakatı yapılmasını noter ihtarnamesi çekerek ister. Ancak, Enelka adlı şirket, bu ihtara cevap vermez. Bunun üzerine Fehmi Öztürk de Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak, bedelsiz senedinin icraya konulması nedeniyle, 2019 yılı Ağustos ayında Fırat Muşlu ile Enelka Şirketi yetkilileri olan Janik Zdzıslaw ve Özlem Ağar’ı şikayet etti. Yapılan şikayet sonucu, dosyada icra dosya numarası olmasına rağmen, senetler işleme konulmadığı gerekçesi ile savcı Murat Yönk tarafından takipsizlik kararı verildi.

ABD Başkan adayı Joe Biden'ın adı 50 milyonluk kumpasa karıştı!

Bunun üzerine, Fehmi Öztürk avukatı aracılığı ile bu karara itiraz etti. Yapılan itirazda savcı Murat Yönk'ün soruşturmayı iyice incelemediği ve senetleri icraya koyan şüpheliler, Fırat Muşlu, Janik Zdzıslaw ve Özlem Ağar’ın ifadelerinin alınmadığı belirtilir. Bakırköy 6.Sulh Ceza hakimliği, savcı Yönk’ün verdiği bu takipsizlik kararını kaldırır. Ancak Sulh Ceza Mahkemesi kararına rağmen, aynı savcı Murta Yönk, aynı gerekçe ile ikinci kez takipsizlik verir. ( 2019/56220 ) Bu karara da itiraz edilmiş ve bu takipsizlik kararı da kaldırılmıştır.

Savcı Yönk’ün verdiği üçüncü kararında ise, yetkisizlik kararı çıkar. Savcı Yönk, tam bir yıl elinde tuttuğu dosyaya, takipsizlik kararı vererek, İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na gönderir. Bu sırada Fırat Muşlu ve Enelka şirketi villaları satmaya başlamıştır. Yetkisizlik kararı ile İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gelerek, soruşturma başlatılan bu son dosyada da ( 2020/89607 sayılı soruşturma) savcının ısrarlı talebine rağmen, senetler savcılığa teslim edilmediği gibi, halen şüpheliler de ifade için karakola gitmemektedirler.

( Bu işlemi yapan Cumhuriyet Savcısı Murat Yönk hakkında,Fehmi Öztürk,avukatı aracılığı ile HSK nezdinde gerekli şikayeti yapmıştır.)

7- ÇANAKKALE’DE YAPILAN HUKUK SKANDALI! BİLİRKİŞİ OTELİ ELE GEÇİRMEK İÇİN BİR GÜNDE RAPOR HAZIRLIYOR!

Lapseki İcra Hukuk Mahkemesi’nin, 2020/9 sayılı dosyası

İstanbul 5. İcra Dairesinde derdest durumda olan, 2018/29144 E. sayılı dosyadaki Lapseki’de bulunan taşınmaz ile alakalı olarak bir buçuk yıl önce kıymet takdiri işlemi yapılmış, buna itiraz için dava açılmıştır. Açılan davada; 11 Mayıs 2020 tarihinde dosyanın üç ayrı bilirkişiye (yukarıda ismi anılan) tutanak ile teslim edildiği ve 236884 sicil numaralı katip tarafından “bilirkişilere sadece 1 (BİR) günlük süre” verildiği ve ilgili bilirkişiler de, aynı gün 11 Mayıs 2020 tarihinde ilgili bir buçuk yıl önce takdir edilen bedelden 500.000 daha az olacak şekilde bir bedel tespit ederek, acele olarak dosyayı teslim etmişlerdir.

Bu rapor Fehmi Öztürk’ün tarafına tebliğ edilmediğinden, bu raporla ilgili olarak, itiraz hakkı da kullanılamadı. COVİD-19 nedeniyle, neredeyse hiçbir kurumun tam kapasite ve hızla çalışamadığı, dolayısıyla adliye işlerinin de hayli yavaşladığı o günlerde adeta masasında bilirkişi raporunu bekleyen Lapseki İcra Hukuk Hakimi, yine aynı gün 11.05.2020 tarihinde, bu bilirkişi raporunu doğru kabul ederek, alelacele kesin olan gerekçeli kararı yazmış ve dosya kapatıldı. Bu işlemi yapan hakim hakkında Fehmi Öztürk, avukatı aracılığı ile HSK nezdinde gerekli şikayette bulundu.

 8- FEHMİ ÖZTÜRK’ÜN FIRAT MUŞLU İLE ORTAK OLDUĞU KAĞIT FABRİKASI DA ELİNDEN ALINDI!

Fehmi Öztürk’ün ortak olduğu UÇAL adlı kağıt fabrikasına ilişkin yapılan, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın suç duyurusu, fabrika Anadolu yakasında olduğu ve Anadolu adliyesi görevli ve yetkili olduğu halde oradan alınan yetkisizlik kararı ile (Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2018/243413) dosya Bakırköy Adliyesi’ne gönderilmiş. (Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı 2019/35333 sayılı dosya) Bu süreçte fabrikaya silahlı adamlar gönderilerek, Fehmi Öztürk tarafından ödenen paralar, Fırat Muşlu tarafından tahsil edilmiş ve dosya Bakırköy Adliyesi’nde kapatılmıştır. Bu işlemi yapan Cumhuriyet Savcısı hakkında HSK nezdinde gerekli şikayet yapılmıştır.

9-CUMA İÇTEN VE FIRAT MUŞLU’NUN ASIL HEDEFİ BAĞCILAR’DAKİ DEV PROJE İDDİASI!

Asıl hedef olan Bağcılar Kentsel dönüşüm projesindeki DURAK A.Ş'nin yüzde 50 hissesi el konularak, gasp edilmiş ve el altından konuya vakıf olan HBR yapı Münir Yazıcıya proje devredilmiştir. Projede hak sahibi olan yüzlerce kişi halen mağdur durumdadır.

10-ARALARINDA BİR SAVCI VE 2 POLİSİN DE OLDUĞU YAKLAŞIK 25 KİŞİNİN MALİ ŞUBE VE ORGANİZE ŞUBE POLİSLERİNİN OPERASYONU ENGELLENDİ.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2019/125283 soruşturma dosyasında skandal düzenlemeler

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, 03.01.2020 tarihinde gönderilen yazı ile “İddiaya konu tüm olaylarla ilgili daha önce yürütülen veya sonlandırılan soruşturmalar ve kovuşturmalarla ilgili hususlarda tahkikat evraklarının tespit edilerek tespit ve tasnifinin sağlanması,

. Tüm iddialarla ilgili gerektiğinde müştekinin ifadesinin alınması, tanıkların bilgi sahibi sıfatıyla ifadelerinin alınması,

. İddialarla ilgili örgüt faaliyeti kapsamında gerçekleştirilmiş bir eylemin olup olmadığının tespitinin yapılması,

. Tüm bu işlemlerin gizliliğe riayet edilerek özenli ve detaylı bir şekilde “İVEDİ” olarak yerine getirilmesinin sağlanması, istenmiştir. (03.01.2020)

Dosyaya aylarca işlem yapılmamış ve aynı yazı 03.06.2020 tarihinde Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne, dosyada görevli Kolluk mensupları önce Organize şubede rapor düzenleyerek dosyayı “15 Haziran 2020 tarihinde " 51-151 kod nolu ekip tarafından incelenmiş ve evrak konusunun Şube Müdürlüğümüz görev alanına girmediği değerlendirilmiştir." gerekçesi ile dosya Mali Suçlarla Şube Müdürlüğü’ne elden teslim edilmiştir.

Cumhuriyet Başsavcılığı, aynı yazıyı 09.06.2020 tarihinde Mali Şubeye de göndermiş, Mali Şube Ekipleri dosyayı aldıktan sonra,Cumhuriyet Başsavcılığı yazısındaki talimatların hiç birini yerine getirmemişler,ayrıca gerekli inceleme ile araştırmayı yapmadan, dosya üzerinden 30.10.2020 tarihinde bir tutanak düzenleyerek adeta soruşturmayı bitirmişlerdir.