Köşk'ün internet sitesinde yayınlanan raporda kaza ile ilgili ciddi ihmal ve eksiklikler sıralandı. "Mutlaka cumhuriyet savcılığınca yeni araştırma yapılması gerektiği sonucuna varılmıştır." Denilen raporda, helikoptere ait bazı parçaların Özel Kuvvetler ve Jandarma timleri tarafından kaza mahallinde yakılarak imha edildiğine dikkat çekildi.

45 sayfalık raporda, kaza nedeninin belirlenmesine yardımcı olabilecek ilave uçuş bilgilerini sağlayan cihazların olay yerinde bulunamadığı vurgulanırken, bazı hava araçlarının kaza anında ve mahallinde alçaktan uçtuklarına işaret edildi.

Pilot ve yolcuların kanlarında sebebi açıklanamayan yüksek oranda karbonmonoksit gazı tespit edildiği, adlî tıp uygulamalarında da bazı düzensizlikler görüldüğü aktarıldı. 

Kazanın sebebi konusunda "Çevresel şartlara bağlı olarak pilotun oryantasyon kaybının muhtemel kaza nedeni olarak değerlendirilebileceği düşünülmektedir." açıklaması yapıldı. Ancak ilk kez ortaya çıkarılan bulguların da 'muhtemel kaza nedeni' olarak ele alınması önerildi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün talimatıyla DDK'nın başlattığı çalışma dün kamuoyuna açıklandı. 45 sayfalık raporda kazanın muhtemel sebebi pilotaj hatası olarak değerlendirildi. 

Ancak çalışma sırasında varlığı ilk kez tespit edilen bazı hususlar şöyle sıralandı: "Helikopter enkazından, helikopterin kaza öncesine ilişkin irtifa ve güzergah gibi kaza nedeninin belirlenmesine yardımcı olabilecek ilave uçuş bilgilerini sağlayabileceği değerlendirilen ARGUS 5000 CE ve SKYMAP IIIC GPS cihazlarının kaza mahallinden yok olması/çalınması. 

Pilot ve yolcuların kanlarında sebebi açıklanamayan yüksek oranlarda karbonmonoksit gazı bulunması ile adli tıp uygulamalarındaki bazı düzensizlikler ve pilotun sağlık durumu hakkında tespit edilen bazı yeni bilgiler. 

Transponderi açık olmayan veya alçaktan uçtuğu düşünülen bazı hava araçlarının kaza anı ve mahallindeki hareketliliklerinin varlığı ve yukarıda bahsedilen cihazların kaza mahallinden yok olması/çalınması." Söz konusu bulgularla birlikte cumhuriyet savcılığının olayı araştırması istendi. 

Yeni bir araştırma kurulu oluşturulmasına da yer olmadığı kaydedildi. Raporda arama-kurtarma faaliyetlerinin yürütülmesi esnasında önemli eşgüdüm sorunları ile ciddi düzeyde ihmal ve eksikliklerin tespit edildiğine de vurgu yapıldı.
Raporda kaza anında ve yerinde başka hava araçlarının yoğun biçimde bulunduğu da belirtildi: "Helikopter kazasının olduğu günün sabahından itibaren kazanın olduğu bölge yakınlarında yoğun bir hava aracı hareketliliği olduğu, kaza anında da söz konusu hareketliliğin devam ettiği, ancak muhtemel kaza saatinden sonra iki saat kadar hava hareketliliği yaşanmadığı ve daha sonra yeniden bir hava hareketliliğinin görüldüğü tespit edilmiştir.

Cumhuriyet başsavcılığının bu konudaki tüm tereddütleri gidermesi önerilmektedir."
Helikopter ait bazı parça ve atıkların, enkaza ulaşıldığı gün, yani 28 Mart 2009 tarihinde DAK timi (Özel Kuvvetler Komutanlığı Doğal Afetler Arama ve Kurtarma) ve daha sonra oraya ulaşan Ankara JOAK (Jandarma Komando Özel Asayiş Komutanlığı) Dağcılık timi tarafından yakılmış olabileceğinden de raporda bahsedildi.
Abdullah Gül: Savcılık gereğini yapacaktır
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Strasbourg'a hareketinden önce Atatürk Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi. Rapora ilişkin soru üzerine çalışmanın savcılığa gönderileceğini belirten Gül, şunları kaydetti: "Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu'nun eşi, bir yıl kadar önce beni ziyaret ederek, bu konunun DDK tarafından en detaylı şekilde araştırılmasını rica etti.

Ben de DDK'ya talimat verdim. Hem olayın iyice araştırılması hem de Türkiye'de kurulların yeterli olup olmadığını, alınması gereken yeni tedbirler varsa bunların tespitini, kurumlarda noksanlık varsa bunların yeniden donatılması gerektiğini...

Bu konuyla ilgili çalışma yapmalarını istedim. 800 sayfaya yakın bir çalışma yapıldı. Şu anda bir mahkeme var, savcı muhakkak ki kararı verecektir. Onlara gönderilir."