Terör örgütü PKK'nın elebaşısı Abdullah Öcalan, İmralı'da doğal sebeplerle ölse bile PKK'nın bunu komplo sayacağını ve savaş çıkaracağını öne sürdü. Öcalan ayrıca, PKK'nın hedefinin, Başbakan Erdoğan olabileceğini de vurguladı!

Öcalan'ın avukatları ile yaptığı görüşme notları örgüte yakınlığıyla bilinen bir internet sitesinden yayınlandı.

"MGK RAHATSIZ OLDU"

792 sayfalık savunmasını AİHM'ye gönderilmek üzere 22 Aralık'ta cezaevi idaresine teslim ettiğini söyleyen Öcalan, "Her halde hükümet, MGK bundan rahatsız oldu. MGK da bunun için sert bir bildiri yayınladı" dedi.

Öcalan, İmralı Cezaevi'nde ölmesi halinde iç karışıklığın çıkacağı tehdidinde bulundu. Öcalan, "Benim burada ölümüm sonsuz bir savaş nedeni olur, sonsuz bir savaşı başlatır. Yarın öbür gün deprem bile olursa ve ben burada ölürsem bu yine bir savaş nedeni sayılacaktır. Ya da ben normal bir hastalıktan da ölsem bu komplo sayılacaktır, PKK bunu böyle algılayacaktır" iddiasında bulundu.

"ERDOĞAN DA ÖLDÜRÜLEBİLİR"

Öcalan şöyle devam etti: "Sonuçta nasıl ölürsem öleyim öldürülmüş olurum, çünkü burası cezaevi. Dolayısıyla yarın ne gelişeceği belli değil, hatta Başbakan'a da yönelebilir. Çünkü ben kendi tecrübemden de biliyorum. Öylesi bir süreçte Özal öldürüldü, yarın Erdoğan da öldürülebilir, yarın darbe de olabilir bu ülkede, her an herşey olabilir... Bu nedenle mart diyorum. Hatta marttan önce de olabilir. Bu sadece benimle ilgili değildir. Yarın devlet saldırır, on gerilla öldürür, yine süreç böyle provokasyonlarla tersine döner, bu nedenle çözü için acele etmek gerek"

Ocak ayında yine engellemeler olmazsa çözüme yönelik gelişmeler olacağını belirten Öcalan, "Seçimden sonra çözüm de derinleşebilir" diye konuştu.

"2011 yılı Kürt sorununun demokratik barışçıl çözümünün geliştiği bir yıl olabilir" diyen Abdullah Öcalan, "Bizim bayrak, sınır, resmi dille bir sorunumuz yok. Biz sosyal alanda çözüme önem veriyoruz" diye konuştu.

"İYİ TANITILMADI"

Öcalan talimatları doğrultusunda DTK tarafından hazırlanan demokratik özerklik projesine de değindi. Demokratik özerkliği iyi hazırlanmadığı ve iyi tanıtılmadığı için eleştiren Öcalan, demokratik özerklikten kastın Kürtlere bir statü belirlemesi olduğunu söyledi.