BAKANLAR Kurulu Toplantısı sonrası Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç basın açıklaması yaparak gazetecilerin sorularını yanıtladı. Arınç, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okul öğrencilerinin kılık ve kıyafetlerine dair yönetmelikte değişiklik yapıldığını söyleyerek; "4. maddesinin birinci fıkrasının e bendinde yer alan 'baş açık' ibaresi ve aynı benden son cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır" dedi. 


Terör örgütleri ile mücadele konusunda Türkiye'nin üzerine düşeni yapacağını belirten Arınç, "Biz elbette sınırımıza dayanan bu kadar insanları da gördükten sonra ismi ne olursa olsun terör örgütleri ile mücadele konusunda Türkiye üzerine düşeni elbette yapacaktır. Ama akılcı bir biçimde yapacak" dedi.

"UYUŞTURUCU İLE MÜCADELE ACİL EYLEM PLANI ONAYLANDI"

Bakanlar Kurulu Toplantısı'nda uyuşturucu ile mücadele acil eylem planının onaylandığını belirten Arınç, "Uyuşturucu ile mücadele acil eylem planı onaylandı. Plan üzerinde çalışmak üzere uyuşturucu ile mücadele bakanlar komitesi tertiplendi. Bu komite benim, Adalet Bakanı Bozdağ, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, TBMM Sağlık Aile Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanlığı'ndan oluşuyor. Şüphesiz uyuşturucu sadece Türkiye'nin değil dünyanın da sorunudur. Hatta bize bakılırsa batının daha büyük sorunudur. Türkiye'nin durumu üzücü olmak ile birlikte rakamsal veriler itibariyle daha düşüktür. Uyuşturucu büyük bir illettir. Sayın başbakanımızın tanımlaması ile sosyal bir terör olarak da görülebilir. Terörle mücadele gibi ele alınmalı. 2014 yılı sonuna kadar çalımalar yapılacak. Kısa, orta, uzun vadede çalışmalar 2023 yılına kadar benim başkanlığımda çalışmalar yürütülecek. Uyuşturucu ile sokak bazında emniyet iş birliği ile mücadele edilecek" ifadelerine yer verdi.

ÇALIŞMA HAYATINDAKİ TEHLİKELERDE YÜZDE 100 VEYA YÜZDE 300 PARA CEZASI 

Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısında çalışma hayatı ile ilgili eylem planının da ele alındığını belirterek, "Tehlikeli veya az tehlikeli sınıflar için bazılarında yüzde 100, bazılarında yüzde 300 arttırılabilecek noktada idari para cezaları getirilmektedir. Madenlerin denetimi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı arasında yapılacak son görüşmelere takiben bu bakanlıklardan birine teslim edilmesi söz konusu olabilecektir" diye konuştu.

'BAŞ AÇIK' İBARESİ YÜRÜRLÜLÜKTEN KALDIRILMIŞTIR

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okul öğrencilerinin kılık ve kıyafetlerine dair yönetmelikte değişiklik yapıldığını söyleyerek; "4. maddesinin birinci fıkrasının e bendinde yer alan 'baş açık' ibaresi ve aynı benden son cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır. Bununla orta öğretim kurumlarında baş örtülü olarak eğitime devam etmek isteyen kız öğrenciler için bir zaruret, 30 Eylül'den sonraki demokratikleşme paketimizde bazı hususlar yerine getirildiği için, bugün böyle bir yönetmelik değişikliğinin de yapılması zaruret görülmüştür" diye konuştu. 

Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okullardaki kıyafet yönetmeliğinde yapılan değişikliğe ilişkin Arınç, şunları söyledi: 

"Milli Eğitim Bakanlığımız, orta öğretimle ilgili yönetmeliğinde, özellikle bazı kız öğrencilerimizin hasretle beklediklerini biliyorum. Son Bursa ziyaretimde de okulların açılışında öğrencilerle bir araya geldiğimizde onlar heyecanlı bir şekilde bu müjdeyi bekliyorlardı. Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okul öğrencilerinin kılık ve kıyafetlerine dair yönetmelikte değişiklik yapılmasına hakkında yönetmelik gözden geçirilmiş ve bu yönetmeliğin 3. ve 4. maddelerinde bir değişiklik yapılarak, 4. maddesinin birinci fıkrasının e bendinde yer alan 'baş açık' ibaresi ve aynı bendin son cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır. Bununla orta öğretim kurumlarında baş örtülü olarak eğitime devam etmek isteyen kız öğrenciler için bir zaruret, 30 Eylül'den sonraki demokratikleşme paketimizde bazı hususlar yerine getirildiği için, bugün böyle bir yönetmelik değişikliğinin de yapılması zaruret görülmüştür. Öğrencilerimiz ve velilerimiz için hayırlı olmasını da diliyorum."

İŞTE DEĞİŞEN MADDE

"Milli Eğitim Bakanlığı'na Bağlı Okul Öğrencilerinin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik'in 4. maddesinin "e" bendi şöyle; 

"Okul içinde baş açık, saçlar temiz ve boyasız olarak bulunur, makyaj yapamaz, bıyık ve sakal bırakamaz. 3'üncü maddenin altıncı fıkrası hükümleri saklıdır."

"IŞİD GİDER EŞİD GELİR"

Terörü ortaya çıkaran sebeplerin ortadan kaldırılmasının önemli olduğunu belirten Arınç, Türkiye'nin IŞİD stratejisine ilişkin, "Bu daha önce de soruldu. Sayın Cumhurbaşkanımız da, Başbakanımız da, Dışişleri Bakanımız da, bu soruların cevabını verdik. Değişen bir şey yok. Değişen şey sadece 46 yurttaşımızın 3 tane de yereldeki personelimizin çok şükür salimen kurtulmalarıdır. Bu çok önemli bir şey. Türkiye her hususa dikkat ettiği kadar buna da dikkat ediyordu. Ama bu demek değildir ki, IŞİD veya bir başka terör örgütü ile mücadelesinde Türkiye hem ortak bir platformdaki mücadelesinden vazgeçecek. Veya kendisi başka türlü bir tavır değişikliğine gidecek. Biz Türkiye'de terör örgütlerinin ismi ne olursa olsun bunlarla bir ülkenin, iki ülkenin beraberce hareket etmesinin sonuç alacağını düşünmüyoruz. Dünyadaki terörü sona erdirmek için ortak bir platforma, tavra ihtiyaç var. Birilerine göre terör sayılıyor, birilerine göre terör sayılmıyor destek sağlanıyorsa netice almak mümkün değil. Onları doğuran sebeplerin ortadan kaldırılması gerekir. Yoksa sebepler ortada duruyorsa, IŞİD gider EŞİD gelir. Veya bir başka isimli terör örgütü gelebilir" diye konuştu.

"TERÖR ÖRGÜTLERİ İLE MÜCADELE KONUSUNDA TÜRKİYE ÜZERİNE DÜŞENİ ELBETTE YAPACAKTIR"

Terör örgütleri ile mücadele konusunda Türkiye'nin üzerine düşeni yapacağını belirten Arınç, "Biz elbette sınırımıza dayanan bu kadar insanları da gördükten sonra ismi ne olursa olsun terör örgütleri ile mücadele konusunda Türkiye üzerine düşeni elbette yapacaktır. Ama akılcı bir biçimde yapacak, Türkiye'ye yararı ve zararı nerede, ne kadardır. Onu bilerek yapacaktır. Yoksa büyük bir hevesle önünü arkasını düşünmeden işin nerde başlayıp, nerde biteceğine karar vermeden hiçbir şekilde adım atmayacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımız New York'ta. Bazı görüşmeler yapılacak" diye konuştu.

"SURİYE VE IRAK İLE İLGİLİ EKİMDE MECLİS'E 2 AYRI TEZKERE GELECEK"

Suriye'den gelerek Türkiye'ye sığınan mültecilere ilişkin Arınç, "Böylesine insanları yok eden örgütlere karşı, silah kullanan örgütlere karşı elbette Türkiye'nin de mücadelede büyük bir payı olacaktır. Ama bu bize verilen rollerin hemen kabul edileceği anlamına gelmez. Planlaması yapılarak, düşünülerek, Türkiye'nin çıkarları açısından ne yapacağımızı elbette kararlaştırılır, yolumuzu, yönümüzü tayin edeceğiz. 1 Ekim'de Meclis'in açılmasını takiben 2 Ekim günün de Meclis çalışma yapacaktır. Suriye ve Irak'ta yaşanan olaylar sebebiyle 2 ayrı tezkere gelecek. O zaman sorduğunuz soruların fazlasıyla cevabı olacak. Teskerede bir iki ufak değişiklik olabilecek. Kapsayıcı bir tezkere olmasını düşünüyoruz. kapsamlı bir tezkere" ifadelerine yer verdi.

"SIFIR NOKTASINDA ŞOV YAPMAK İSTİYORLAR"

Arınç, "Maalesef Demokratik Bölgeler Partili veya HDP'li bazı milletvekilleri veya belediye başkanları, sıfır noktasında şov yapmak istiyorlar. Bunlara belediyeler de katılıyor. Onlar, hiçbir kayıt tutulmadan, herkesin üzerindeki silahıyla girip çıkmasını, hiçbir kontrole tabi olmamasını istiyorlar. Bunu Türkiye'de kabul edebilecek hiç kimse olamaz. Kontrol mekanizmaları kurulmuştur. Kobani'den Kürtlere karşı işte sizi biz kurtarıyoruz havası vermektedirler. Bütün bunlardan vazgeçsinler. Biz gözümüzü karartarak mı bu işleri yapıyoruz. Görmüyor, duymuyor, bilmiyor muyuz ?" diye konuştu.

"TAMPON BÖLGENİN UYGULANABİLMESİ BM'İN ALACAĞI KARARLA MÜMKÜN OLABİLİR"

Suriye'de tampon bölge kurulmasına ilişkin Arınç, "Tampon bölgenin uygulanabilmesi BM'in alacağı kararla mümkün olabilir. Eğer New York'ta, BM toplantıları yapılır bir plan çerçevesinde böyle bir bölgenin kurulması kabul edilirse, Türkiye'nin bunun karşısında ne yapabileceğini elbette planlıyor. Ve ne olması gerektiğini de ifade ediyor. Bunun için bir karar çıkarsa gereğini hemen yaparız. Karar çıkmazsa da kendi iç güvenlik tedbirlerimizi alırız. İçişleri, TSK ve diğer güvenlik birimlerimiz olayları an be ana takip ediyor gelişmeye göre farklı plan ve projelerini konuşup uygulayabiliyorlar" dedi.

"TALTİF NEYE GÖRE NEDEN VERİLİR BU KONUNUN CAHİLİYİM"

Emniyetteki "taltif" operasyonuna ilişkin Arınç, "Bu konunun cahiliyim. Taltif neye göre, neden verilir. Çalışmadığım yerden sordun" dedi.

"ELÇİLİKLERİN TEMSİLCİLİKLERİN GÜVENLİĞİNİ BORDO BERELİLER SAĞLAYACAK"

Elçiliklerin, temsilciliklerin güvenliğini bordo berelilerin sağlayacağını ifade eden Arınç, "Riskli bölgelerde, diplomatik misyonu özel kuvvetlerin korumasının bir ihtiyaç olduğunu sayın Başbakanımız düşünüyor. Özel Harekat Timleri de deneyimli, Bordo bereliler ise prensip olarak savaş ve çatışma ortamını ortadan kaldıracak şekilde eğitiliyorlar. Bundan sonra elçiliklerimizin, temsilciliklerimizin…bordo bereliler tarafından güvenliğinin sağlanması uygun görülmüştür" diye konuştu.

"TAKAS SÖZ KONUSU OLAMAZ SİLAH KULLANILMAMIŞ"

IŞİD ile takas yapıldı iddialarını değerlendiren Arınç, "Silah kullanılmamış, karşı taraftan da bir şiddet görülmemiştir. Bazı görüşmelerle, diplomasi veya başka bir yöntem diyebilirsiniz ama yereldeki Türkiye müzahir unsurlardan azami istifade etmek suretiyle örgütün yurttaşlarımızın Türkiye tarafına geçmeleri sağlanmıştır. Türkiye bunu kazanmıştır. Takas söz konusu olamaz. Velevki kelimesini pek çok yerlerde kullanır. Bu takas gerçekleştirildi anlamında değil. Operasyonda kimsenin burnu kanamış, ağlamamış üzülmemiştir" ifadelerine yer verdi.

"ÖZEL GÜVENLİK TOPLANTISI YAPILACAK"

Arınç, Bakanlar Kurulu Toplantısı'ndan sonra bazı bakanlarla birlikte Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında Özel güvenlik toplantısı yapılacağını da söyledi.

"SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİNDE ASKERLERİMİZ GÖREVİNE DEVAM ETMEKTEDİR"

ükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Süleyman Şah Türbesi'ne IŞİD tehdidine ilişin bir soru üzerine Arınç, "İki tezkere birleştirildiğine göre, tehdit veya risk oluşturan gelişmelerde ismi geçen örgütlerden bahsediliyor. Daha önceki tezkerelerimizde IŞİD veya benzeri hiçbir örgütün adı belki geçmiyordu. Genel ifadeler kullanmayı tercih ettik. Ancak bazı örgütlerin isimleri gerekçe kısmında özellikle kullanılmış olabilir. Bunların isimlerini tek tek saymak gibi bir çabanın içerisinde değiliz. Mesela Horasan diye bir örgütün varlığından sizin haberiniz var mıydı? Hayır. Ama Amerikan uçaklarının bombalayacağı yok etmeye çalışacağı bir örgüt var ki karşımızda bunu biz yeni duyuyoruz. 70'nci madde kapsamında kapalı oturum da yapılabilir. Kapalı oturum her zaman yapılabilir. IŞİD militanları Süleyman Şah bölgesine çok yaklaştığı söz konusu. Orada askerlerimiz teçhizatları, silahları ile görevlerine devam etmektedirler" diye konuştu.

"IŞİD DE MAL VARLIĞI DONDURULACAK TERÖR ÖRGÜTLERİ ARASINDA YER ALMIŞTIR"

IŞİD'in terör örgütü listesine alınmasına ilişkin Bakanlar Kurulu onayı olmadığı iddialarını değerlendiren Arınç, "İyi ki sordunuz. Bir milletvekili bunu basına servis yaparak, kamuoyunda IŞİD'le ilgili hiçbir karar almamış gibi bir siyasi çalışma hazırlığında sayın milletvekili ve onun partisi. Oysa bir yıl önceki kayıtları tarasaydı görürdü. 30 Eylül 2013 tarihli, 2013/5428 sayılı bakanlar kurulu kararı ile BM Güvenlik konseyini, 1267, 1988, 1989 sayılı kararlarıyla listelenenlerin mal varlıkları dondurulmuştur. Bu bahsettiğim kararı 10 Ekim 2013 tarihli resmi gazetede yayınlanmıştır. Anılan bakanlar kurulu kararının, mal varlıkların dondurulmasına karar verilen kişi kuruluşlar listelenmiştir. Listenin el kaideyle bağlantılı bölümünün 21'nci sırasında Irak El Kaidesinin mal varlığı dondurulmuştur, IŞİD de mal varlığı dondurulacak terör örgütleri arasında yer almıştır" ifadelerine yer verdi.

"KİMSE YOK MU DERNEĞİ'NİN YARDIM TOPLAMA YETKİSİ İPTAL Mİ EDİLDİ?"

Hükümetin Kimse Yok mu Derneği'nin yardım toplama yetkisini iptal etmek için bir çalışma yürüttüğü iddialarının sorulması üzerine Arınç, "Bugünkü gündemimizde yoktu. Dernek ile ilgili bir karar henüz herhangi bir yerde yayınlanmadı, imzalanmadı. Ancak bazı dernek ve vakıfların kamuoyu yararına çalışmasını uygun buluyoruz. Bazılarına da izinsiz yardım toplama izni veriyoruz. Bunlar kanunlarda verilen yetkiler. Bu derneklerin bazıları, bazı avantajlar elde ediyor. Bazıları da uykuya yatmış vaziyette. Maliye bakanlığımız ve İçişleri bakanlığımız bazen rutin incelemelerde bazen de ihbar ve şikayetler üzerine bu dernek ve vakıfların faaliyetlerine dikkat ediyor. Kanun çerçevesinde ise aynen yoluna devam ediyor. Bir kısmında da kanunda aykırılık varsa bu hakların geri alınması için talepte bulunuyor. Söz konusu derneğin bazı hizmetler yaptığını biliyoruz. Ancak böyle bir kararın henüz yayınlanmadığını, spekülasyonların veya gerçek haberde olabilir henüz sonuçlanmadı. Bir dayanağın olması lazım. Böyle bir dayanak olmadığı takdirde o dernek veya vakıf yöneticileri tarafından bakanlar kurulu aleyhine de yargı yoluna gidilebilir. Henüz yayınlandığını bilmiyorum. Olamaz da demiyorum. Olabilir" diye konuştu.

Arınç, "Çözüm sürecini bir kanun kapsamında sonuçlandırmak sayın başbakanımızın da hükümetimizin de bizim için verdiği bir görev. Bu görevi TBMM'den aldık. Çok iyi bir şekilde yapacağız" dedi.

HÜKÜMET Sözcüsü Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında basın açıklaması yaparak gazetecilerin sorularını yanıtladı. Irak ve Suriye tezkerelerinin tek metin haline dönüştürüldüğünü belirten Arınç, "Bu eski tezkerelerin bir tek metin haline getirildiğini bugün ve gelecekte yaşanabilecek tehdit ve riskleri bertaraf etmek üzere Meclisimizden yetki talep ettik. Bizim meselemiz Türkiye'nin güvenliğini sağlayabilmektir" dedi. 

Çözüm süreci tartışmalarına değinen Arınç, "Bugünlerde tartışması yapılan çözüm süreci bitti, şantaja yönelik konuşmalar bizim açımızdan geçersizdir. Hükümetimiz bu konuda ciddidir. Bu aşamada asayişi bozan kısmen terör ve asayişsizlik konusunda acımasız davranışımız söz konusu olacaktır. Kamu güvenliğinin bozulmasını hiçbir zaman izin ve imkan vermeyeceğiz. Bunları çerçevelediğimiz zaman, vatandaşlarımız tarafından kabul edilen ve satın alınan bu sürecin yürümesi ve kısa sürede sonuçlanması arzu edilmektedir" dedi.

"GENELKURMAY BAŞKANLIĞI YILDA EN AZ BİR KEZ KAPSAMLI BRİFİNG VERECEKTİR"

Genelkurmay'ın yılda en az bir kez Bakanlar Kurulu'na brifing vereceğini belirten Arınç, "Genelkurmay başkanlığımız yılda en az bir kez kapsamlı brifing verecektir. İhtiyaç duyulduğunda daha fazla da olabilir. Görüşmelerin içerisinde yine güneyimizde yaşanan bazı olayların bugünü ve geleceği konusunda sayın Genelkurmay başkanımızın planlarını görmek, öğrenmek imkanını bulduk. Başarılı ve faydalı bir çalışma oldu. Merkez Bankası kanunda yazılı olduğu gibi Bakanlar Kurulu'na senede iki defa hesap verme ihtiyacı duyuyor. Ama biz senede en az bir kere TSK ile ilgili kapsamlı bir brifing almayı kararlaştırmış olduk" dedi.

"TÜRKİYE'NİN MÜZMİN BİR SORUNU OLAN TERÖRÜ TAMAMEN SONA ERDİRMEK"

Çözüm sürecine ilişkin hükümetin kararlı adımlar attığını belirten Arınç, şunları söyledi:

"Çözüm sürecine ilişkin TBMM'den çıkan bir kanun var terörün sona erdirilmesine dair bir kanun. Bu 6 maddelik bir kanundur. Bununla ilgili bir bakanlar kurulu kararının çıkarılması çalışması yapılmıştı. Bu çalışmalara ilişkin, bir bakanlar kurulu kararıdır, imzalanmıştır. Cumhurbaşkanımızın imzasıyla da yayınlanacaktır. Esasen resmi gazeteden yayınlandıktan sonra da, terörün sona erdirilmesi kapsamında yapılacak çalışmaları, kurulan birimleri, sizler de resmi gazeteden alıp okuma imkanınız olacak. Bu çalışmalara ilişkin esaslarda, çalışma alanlarını, yapılanmayı başlıklar altında belirliyoruz. Çalışma alanları, zikrettiğim 6551 sayılı kanunun ikinci maddesinde belirlenmiştir. Sosyal programlar, ekonomik tedbirler, toplumsal destek ve sivil toplum çalışmaları, sorunun parçası olan aktörlerle temas, diyalog, eve dönüşler ve bununla birlikte sosyal hayata uyum çalışmaları başlığı altında kapsayıcı bir yapılanma ortaya konmuştur. Kurulun üyeleri bizzat başbakan veya görevlendireceği başbakan yardımcıları. Adalet içişleri milli savunma bakanları, ve MİT müsteşarı. Bununla yapmak istediğimiz şey, Meclis 'teki görüşmeler sırasında da açıkça ortaya konmuştu. Türkiye'nin müzmin bir sorunu olan terörü tamamen sona erdirmek. Zannediyorum 280 oyla Meclis'ten geçti. Çözüm süreci dediğimiz konuda da bundan sonraki aşamaların kanun çerçevesinde yürütülmesi ve komisyon ve kurullarının çalışmalarını bu kanun çerçevesinde yürütmesinin esasları belirlendi."

"TERÖR VE ASAYİŞSİZLİK KONUSUNDA ACIMASIZ DAVRANIŞIMIZ SÖZ KONUSU OLACAKTIR"

Çözüm süreci tartışmalarına değinen Arınç, "Bugünlerde tartışması yapılan çözüm süreci bitti, şantaja yönelik konuşmalar bizim açımızdan geçersizdir. Hükümetimiz bu konuda ciddidir. Çözüm sürecinin başarıya ulaşması konusunda bütün varlığını ortaya koymuştur. Bu aşamada asayişi bozan kısmen terör ve asayişsizlik konusunda acımasız davranışımız söz konusu olacaktır. Kamu güvenliğinin bozulmasını hiçbir zaman izin ve imkan vermeyeceğiz. Bunları çerçevelediğimiz zaman, vatandaşlarımız tarafından kabul edilen ve satın alınan bu sürecin yürümesi ve kısa sürede sonuçlanması arzu edilmektedir" diye konuştu.

"TEZKERENİN NELERİ KAPSAYACAĞINI DA HEP BERABER GÖRECEĞİZ"

Arınç, "Bundan sonra bildiğiniz gibi TBMM'de Perşembe günü bir yıl önce süreleri verilen ve ekim ayı içinde süresi bitecek olan iki tezkerenin yenilenmesi söz konusuydu. Biz bu tezkereleri rutin bir şekilde yenilenmesi veya iki tezkereyi birleştirmek suretiyle, bütün tedbirleri bir arada karşılamaya çalışan bir metin üzerinde çalıştık. Perşembe görüşülecek bir tezkerenin, yarın gündeme getirilmesi mümkün olduğu için beklenilmiştir. Kapsamlı çalışmalar yaptık. Son dönemde yaşanan gelişmeler anlatıldı. Türkiye'nin yaptıkları, yapmak istedikleri tek tek sayıldı. Tezkerenin görüşmelerinde ve kamuoyuna intikal ettiğinde neleri kapsayacağını da hep beraber göreceğiz" dedi.

"ESKİ TEZKERELER BİR TEK METİN HALİNE GETİRİLDİ"

Irak ve Suriye tezkerelerinin tek metin haline dönüştürüldüğünü belirten Arınç, "Daha önce şunu söylemiştim. Kapsamlı bir tezkere olacak, öyle bir tezkere çıkaralım ki yarın yine ihtiyaç olmasın. Güzel bir metin ortaya çıktı, sanıyorum ki TBMM'de grubu bulunan siyasi partilerin tamamını ve Türkiye'de tüm yurttaşlarımızın, ne kadar makul ve haklı olduğunu görmelerine vesile olacaktır. Bu eski tezkerelerin bir tek metin haline getirildiğini bugün ve gelecekte yaşanabilecek tehdit ve riskleri bertaraf etmek üzere Meclisimizden yetki talep ettik. Bizim meselemiz Türkiye'nin güvenliğini sağlayabilmektir" diye konuştu.

"AB BAKANLIĞIMIZ BİR İLETİŞİM STRATEJİSİNİ HAZIRLADI VE KABUL EDİLDİ"

Arınç, "AB bakanımız bir sunum yaptı, diğerlerini ertelemiş olduk. Çalışma bakanımızın eylem planında görüşme yapacaktık. Avrupa Birliği iletişim stratejisini kısa bir sürede sundu. Bu kapsamda AB bakanlığımız bir iletişim stratejisini hazırladı ve kabul edildi" dedi.

"BAYRAMDA KÖPRÜ VE OTOYOLLAR ÜCRETSİZ"

Bülent Arın, bu arada bayramda otoyol ve köprülerin ücretsiz olacağını sbelirterek, "Her bayramdan önce yaptığımız gibi bir müjdemiz olacak. Önümüzdeki bayramla ilgili köprü ve otoyolların ücretsiz hale getirilmesidir. Önümüzdeki perşembeyi cumaya bağlayan geceden başlayarak Çarşamba sabahı bitmek üzere ücretsiz olacak" dedi.