ADANALI ressam, 62 yaşındaki Eser Afacan, 38 yıl sonra geldiği memleketinde resim sanatına ilgi duyan 20 kişiye uygulamalı eğitim verdi. 38 yıldan bu yana Norveç'te yaşayan ve sanat çevrelerince 'Modern simyacı' olarak anılan Eser Afacan, merkez Çukurova İlçesi'ndeki 'My Akademi' adlı sanat merkezinde değişik işlerle uğraşırken resim sanatıyla da ilgilenen 20 kişiye 4 gün boyunca kendine özgü resim tekniklerini anlatıp uygulamalı eğitim verdi. Söyleşilerle renklenen eğitimin sonunda kursiyerlerin tuvale yansıttıkları eserleri inceleyen Eser Afacan, öğrencilerle buluşup memleket özlemi giderdiği için çok mutlu olduğunu söyledi. "SANAT HALKA İNMEDİ" Yüz binlerce sanatçının bulunduğu Türkiye'de halka inilemediği için sanat olmadığını savunan Eser Afacan, şöyle devam etti: "Sanat halka inmezse o ülkede 'Sanat vardır' denilemez. 100 bin sanatçı çıkar ama bunlar bireyseldir. Halkın içerisinde bir sanat borsası yaratılmamış. Dolayısıyla, sanat halka inememiş. Örneğin altın, ev borsası var ama sanatın borsası yok. Türkiye'de bir tepede bir de aşağıda 2 borsa yaratmışlar. Yukarıdaki 5-6 tane ressam arasında paylaşılmış, aşağıda galeriler 2'şer, 3'er resim aşağıyı kesiyor, böyle acayip bir market yaratmışlar. Yani 'Sanatçı kıyma makinesi' haline getirmişler Türkiye'yi. Türkiye'de istediği kadar önemli resim sanatçısı çıksın, yine sanat yoktur. Önemli isimlerin çıkması, 'Türkiye'de sanat vardır' demek değildir. İsterseniz dünyanın en iyi 100 bin sanatçısını çıkarın yine sanat yoktur. Çünkü halka inmemiştir, önemli olan halktır." AKADEMİSYENLERE TEPKİ Türkiye'de gittiği yerlerde öğrencilerin resme büyük ilgi gösterdiğini anlatan Eser Afacan, şunları kaydetti: "Büyük ilgi ve sanat açlığı var. Sosyal paylaşım sitesinden yaptığımız bir paylaşımı bir gecede 5 bin 500 kişi izliyor. Muazzam kabiliyetli kişiler var ve öğrenme isteği var. Türkiye'de sanatçı sorunu yok, bunun halka inme sorunu var. Türkiye'nin bu konuda politikası çok yanlış. Akademilerin politikası, öğretme teknikleri çok yanlış. Sanatı kimsenin kimseye öğretmesi haddine değildir. Sadece teknik öğretilir, her sanatçı kendisi olur. Akademisyenler sanatçı yetiştirmeye kalkıyorlar. Öyle bir şey yok. Kimse kimseyi sanatçı yapamaz. Türkiye'nin imkanlarıyla ülke sanat fabrikası haline gelebilir. Sadece politikalar değiştirilsin ve bunu halk kabul etsin."