Yusuf BAŞTUĞ/ADANA, () - ÇUKUROVA Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi Müdürü Prof. Dr. Harun Arıkan göç tehdidi, yaşanan insani dram, uluslararası kamuoyu baskısı ve Rusya'nın bölgedeki askeri varlığını güçlendirmesi nedeniyle Suriye politikasında dengelerin değiştiğini söyledi.
154 ülkenin devlet ve hükümet başkanlarının katılımıyla yapılan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul Toplantısı'nı değerlendiren Prof. Dr. Harun Arıkan, "Toplantının en önemli gündemini Suriye'deki iç savaş, Akdeniz ve Ortadoğu havzasından gelen mülteci krizi oluşturuyor" dedi.
'SURİYE POLİTİKASI SORGULANMAYA BAŞLADI'
Rusya'nın son 10 yılda ilk defa BM Genel Kurulu'na devlet başkanı düzeyinde katılım gösterdiğine dikkat çeken Harun Arıkan, şöyle devam etti:
"Rusya tarafından üst düzey temsilin nedeni, Suriye'de ve Ortadoğu Bölgesi'nde yaşanan gelişmeler konusunda ABD Başkanı Barack Obama ile güçlü bir şekilde müzakere masasına oturmak olarak değerlendirilmektedir. Son günlerde Rusya, Suriye'nin güneyinde askeri varlığını artırarak, Esad rejimine açık destek verdiğini belirtmişti. Ayrıca Rusya, İran, Suriye ve Irak'ın taraf olduğu ve IŞİD ile mücadele kapsamında 'koordinasyon merkezi' kurulduğunu duyurdu. Bu ortak koordinasyon merkezine, Suriye Devleti'ni temsilen Esad rejiminin dahil edilmesi ve IŞİD ile mücadelede, sadece hava değil kara gücünün de kullanılacağının belirtilmesi, özelikle ABD önderliğinde oluşturulan IŞİD'e karşı koalisyon gücünün etkinsiz ve yetersizliğine de vurgu yapılması diplomatik çevreler tarafından farklı yorumlandı. Bunun, Rusya'nın ABD'ye karşı bir politik manevrası olduğu ve Rusya'nın Suriye denkleminde etkin bir aktör olmak istediği olarak değerlendiriliyor. ABD'nin 500 milyon dolar harcayarak IŞİD ve Esad rejimine karşı ılımlı muhaliflere destek amacıyla oluşturulan 'Eğit-Donat' programı da ABD'de tartışıldı. Silahların El Nusra terör örgütünün eline geçmesi nedeniyle ABD Senatosu'nda bu durum, şiddetle eleştirildi ve ABD'nin Suriye politikası sorgulanmaya başladı."
'ANA NEDEN GÖÇ VE RUSYA'
Bütün bu gelişmeleri değerlendiren Rusya'nın yeni bir hamle yaptığını bildiren Prof. Dr. Harun Arıkan, şunları kaydetti:
"Rusya, Suriye konusunda inisiyatif alarak sorunun çözümü konusunda İran ve Irak'ı da içeren, bölge ülkelerinin katıldığı geniş kapsamlı ve Esad rejiminin de taraf olduğu bir çözüm önerisini savunmaktadır. Rusya'nın bu etkin politika oluşturma girişimi, ABD ve Batı ülkeleri tarafından kaygıyla karşılansa da bu ülkeler, geçiş sürecinde Esad rejiminin de dahil olabileceği bir oluşuma sıcak bakabileceklerini ifade etmeye başladılar. ABD ve İngiltere daha önce Esad'sız bir geçiş sürecine vurgu yaparken, şu an ise Esad rejiminin de müzakere masasında yer alabileceği sinyalini veriyorlar. Özellikle son günlerde Avrupa Birliği (AB) ülkelerine yönelen Suriyeli göçmen akını, o ülkelerde yoğun bir şekilde kamuoyu baskısı oluşturdu. Yaklaşık 7 milyondan fazla insanın iç çatışmalardan mülteci ve göçmen konumuna gelmesi ve bu göç akımının AB ülkeleri tarafından tehdit olarak algılanması, göçün nedeni olan savaşın sona erdirilmesi konusunda etkin politika oluşturulması için çaba göstermeye itti. Göç tehdidi, yaşanan insanı dram konusunda oluşan uluslararası kamuoyu baskısı ve Rusya'nın son zamanlarda Irak ve Suriye'de askeri varlığını güçlendirmesi, Suriye politikasında değişen dengelerin ana nedenleri olarak görülmeli."
FOTOĞRAFLI
