Hakime TORUN /ANKARA () - CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin, "Şu anda etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3 bin 525. Artık her şey an meselesi. Bu iş bitiyor, bitecek az kaldı. Az kaldı. Avrupa Parlamentosu'nda Afrin ile alakalı olarak bizim oradaki harekatı durdurmamız isteniyormuş vesaire. Genişlemeden sorumlu bayan var. O da böyle arzuda bulunmuş. Boşuna heveslenmeyin işimiz bitmeden oradan çıkmayacağız bunu bilesiniz. Türkiye bir şamar oğlanı değildir. Kendi iradesini kullanabilen bir ülkedir. Orada işimiz bitecek. 3 buçuk milyon Suriyeli ülkemde misafir ediliyor. Ey Avrupa Parlamentosu sen hangi yükü aldın da şimdi böyle söylüyorsun? Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye'ye söyleyecek hiçbir sözü yoktur. Bu sözlerin hepsi de bir kulağımızdan girer öbür kulağımızdan çıkar" dedi. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde, Liseliler Destan Yazıyor Şiir ve Kompozisyon Yarışması Ödül Töreni'nde konuştu. 
"DİL DEVRİMİ ADI ALTINDA TÜRKÇEMİZ TATSIZ, TUZSUZ, RUHSUZ, RENKSİZ KELİMELERİN TASALLUTUNA SOKULARAK ..." 
Doğru Türkçe kullanımı vurgusu yapan Erdoğan şu ifadeleri kullandı:  "Dil devrimi adı altında Türkçemiz tatsız, tuzsuz, ruhsuz, renksiz kelimelerin tasallutuna sokularak milletimizin kadim medeniyeti ile arasındaki bağ zayıflatılmaya hatta kopartılmaya çalışılmıştır. Yani bizim aslında damarlarımız kesilmiştir. Bir milletin dil noktasında damarını kestiğinizde dedesi ile arasındaki bağı koparmış olursunuz. Dilimizin zenginliğini kendi elimiz ile yok etmeye çalıştığımız bu cinnet dönemini artık inşallah geride bıraktığımıza inanıyorum. Artık önü kesilmiş olmakla birlikte bu dönemin tahribatı hala devam ediyor. 

OSMANLI TÜRKÇESİ'NİN OKULLARDA ÖĞRETİLMESİNİ ÖNEMLİ BİR ADIM OLARAK GÖRÜYORUM
Bunun için kadim Türkçe'nin önemli bir zenginliği olarak gördüğümüz Osmanlı Türkçesi'nin okullarda öğretilmesini önemli bir adım olarak görüyorum. Dilimiz yeni bir tehdidin altındandır. Maalesef Türkçemizde internet ortamı başta olmak üzere pek çok mecrada genç nesilleri tesiri altına alan yeni bir bozulma süreci yaşıyoruz. Aileden okula, basından, iş dünyasına kadar herkese önemli görevler düşüyor. Tabelalarda, yazışmalarda ve konuşmalarda şahit olduğumuz yabancı kelime kullanma hastalığı artık tahammül sınırlarını aşan bir boyuta ulaşmıştır.  

DİYECEKSİNİZ Kİ; 'SAYIN CUMHURBAŞKANIM SİZ NE İŞE YARIYORSUNUZ?' 
Diyeceksiniz ki; 'Sayın Cumhurbaşkanım siz ne işe yarıyorsunuz?' Öyle bir berbat alışkanlık ki ne dersen de sigara alışkanlığı ile bir mücadele başlattık önünü alamıyoruz. En yakın arkadaşımız dahi 'söz' diyor. Bir ay sonra bir araya geldiğimizde, affedersiniz leş gibi sigara kokuyor. Bu da böyle bir alışkanlık. Gençler aranızda inşallah sigara içen yoktur. Gelen sinyaller olumsuz.Gençler sizleri çok seviyorum. Hele hele okul önünde elinde sigara gördüğümde kahroluyorum. Gençlerimiz içtikleri sigara ile kalbini, ciğerini tehdit ediyor. Buna fırsat vermeyin. 

TÜRKÇE DIŞINDA TABELALARIN İSİMLERİNİN DEĞİŞTİRİLMESİNİ TAVSİYE EDİYORUM
Kişisel olarak açılışını yaptığım yerler başta olmak üzere, Türkçe dışında tabelalar gördüğüm mekânların sorumlularını bu isimlerin değiştirilmesini bu vesile ile sesleniyor ve tavsiye ediyorum. 

EVLER BİLE ARTIK ÂDETA CAFEHOUS OLDU
İnternet cafe, kıraathanemize ne oldu? Kıraathane, kumarhane değildir okuma yeridir. Evler bile artık âdeta cafehous oldu. Böyle şey olur mu? Gerekli hassasiyet gösterilmiyor. El birliği ile bunu başaracağız." 

"BİR DAHA ASLA YAŞAMAYACAĞIMIZI VARSAYDIĞIMIZ TÜRDEN BİR DARBE GİRİŞİMİ" 
Erdoğan, "15 Temmuz gecesi bir daha asla yaşamayacağımızı varsaydığımız türden bir darbe girişimi ile karşı karşıya kaldık. 15 Temmuz gecesi liseli gençlerimiz de meydanlardaydı, onlar da darbeye karşı koydu. Darbeciler bizi ortadan kaldırmak için bulunduğumuz yere gelirken biz de mileltimiz ile birlikte darbecilere karşı mücadele etmek için Marmaris'ten yola çıkmıştık. İstanbul'a indik bizi karşılayan halkımla birlikte tarihi bir meydan okuması yaptık. 15 Temmuz gecesi gördük ki bu milletin tüm fertleri yeri ve saati geldiğinde mayalarındaki kahramanlık ateşini yakabilmektedir. Bunu siz başarabiliyorsunuz" dedi. 

"ETKİSİZ HALE GETİRİLEN TERÖRİST SAYISI 3 BİN 525. BU İŞ BİTİYOR, BİTECEK AZ KALDI AN MESELESİ" 
Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin Erdoğan, şöyle konuştu: "Şu anda etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3 bin 525. Artık her şey an meselesi. Bu iş bitiyor, bitecek az kaldı. Az kaldı. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatlarına verilen destek, milletimizin gerektiğinde yedi düvele meydan okumaktan asla geri durmayacağının da işaretidir.  

BOŞUNA HEVESLENMEYİN İŞİMİZ BİTMEDEN ORADAN ÇIKMAYACAĞIZ BUNU BİLESİNİZ
Avrupa Parlamentosu'nda Afrin ile alakalı olarak bizim oradaki harekatı durdurmamız isteniyormuş, istenecekmiş vesaire. Genişlemeden sorumlu bir bayan var. O da böyle arzuda bulunmuş. Boşuna heveslenmeyin işimiz bitmeden oradan çıkmayacağız bunu bilesiniz. 

AVRUPA PARLAMENTOSU'NUN TÜRKİYE'YE SÖYLEYECEK HİÇBİR SÖZÜ YOKTUR
Türkiye bir şamar oğlanı değildir. Kendi iradesini kullanabilen bir ülkedir. Orada işimiz bitecek. 3 buçuk milyon Suriyeli ülkemde misafir ediliyor. Ey Avrupa Parlamentosu sen hangi yükü aldın da şimdi böyle söylüyorsun? Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye'ye söyleyecek hiçbir söz yoktur. Bu sözlerin hepsi de bir kulağımızdan girer öbür kulağımızdan çıkar. PKK-PYD-YPG'nin inlerine girdik, giriyoruz. Cudi'de, Gabar'da, Hakkari'de inlerine girdik. Sadece Afrin'de değiliz. Avrupa Parlamentosu'nda karar alıyorlar. Dürüst olun dürüst. " 

(FOTOĞRAF)