Gelecek Partisi İstanbul Gençlik Kolları Başkanı Avukat Semih Kolsuz aydinses.com'a konuştu. Eğitimden, ekonomiye, adaletten, özgürlüğe yaşanan sıkıntılara dikkat çeken Kolsuz, "Gençler ülkenin alt yapısı gibidir" dedi.

Gelecek Partisi'nin İstanbul Gençlik Kolları Başkanı, gençlerle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. İstanbul'da örgütlendiklerini kaydeden Kolsuz, gençlerden Gelecek Partisi'ne yoğun ilgi olduğunu ifade etti. Kolsuz, gençlerin sorunlarını ve isteklerini özgürce anlatabildikleri ortamlar oluşturduklarını kaydederek, "Her gencimiz, düşüncesini özgürce anlatabilmeli. Biz parti olarak bu imkanı sağlıyoruz. Gençlik Kolları olarak 21 ilçede örgütlendik. Gençlerin yoğun ilgisi var" dedi.

Gelecek Partisi İstanbul Gençlik Kolları Başkanı Av. Semih Kolsuz aydınSes Gazetesi ve aydınSes İnternet Yayınları Genel Yayın Yönetmeni Murat Aydın’a açıklamalarda bulundu. Genç bir hukuk adamı olan Av. Semih Kolsuz, Murat Aydın’ın sorularını yanıtlarken gençler ile ilgili önemli tespitlerini dile getirirken, önerilerini de açıkladı. Sohbet havasında geçen röportajda Semih Kolsuz, Türkiye’nin en önemli sorunlarının başında, adalet ve eğitimin geldiğine dikkat çekti. İşte Av. Semih Kolsuz’un sorulara verdiği yantılar:

Murat Aydın: Neden Gençlik kolları başkanlığına aday oldunuz?

Av. Semih Kolsuz: Geliş nedenim Gençlik Kolları değildi. Ama içinde bulunduğumuz tablonun kötüye gittiğini ve düzeltilme ihtimali olacağını, partimizin genel başkanına inancımız tam olduğundan ötürü biz bu tablonun altında hangi görev verilirse yapmaya hazır olduğumuzu kabul ederek geldik. Geldiğimizde daha gençlik kolları başkanlığı kuruluşu olmamıştı. İl Başkanımız İsa Mesih Şahin göreve başladı. Meslektaşım olur. Onun yönetimini yapılandırması sonrası gençlik kolları yapılandırmasında takdirini benim üzerime kullandı. Sağ olsun. Ben de elimden geleni yapabileceğimi söyledim kendilerine. Sağ olsunlar bizi göreve getirdiler bizde burada görevde kaldığımız süre boyunca elimizden geldiği yapmamız için çalışmalara başladık. Gençlik kolları başkanı olalım diye bu kapıdan içeri girmedik. İçeriye buranın bir tuğlası olalım diye girdik.

GENÇLERİN ASIL SORUNU ÖZGÜRLÜK

Murat Aydın: Gençlik deyince aklınıza ne geliyor. ?

  1. Semih Kolsuz: Gençlik deyince aklıma kendim geliyor. Neden? İçinde bulunduğum zamanı göz önüne aldığım zaman aslında çok fazla sıkıntıyla boğuşan, yaptıklarından çok fazla memnun olmayan, malum ekonomik durumlar ortada… Ama gençlerin asıl sorunu özgürlük. Özgürlükten kastım şudur. Eylem yapalım şunu yapalım bunu yapalım değil. Gençlerin sıkıntısı ifade özgürlüğüdür. Şu an kendini ifade etmekte zorlanıyor. İfade ettiklerinden dolayı, yargılanabileceklerinden korkuyor.

GENÇLER SÖMÜRÜLÜYOR

Gençlik deyince aklıma gelen kendim. Nasıl kendim? Üniversiteyi bitirdik, bitirdikten sonra tam hayata atılacak yaştayız. Yıl kaybı olmadan okuduk bitirdik. Çok daha farklı bir hayat bekliyor insan. Yıllarca okumuşsun, güzel bir meslek edinmişsin, bu meslekte daha iyi yerlerde daha saygılı olabileceğini düşünürken, maalesef ki hayata atıldığımızda, işin öyle olmadığını kurtlar sofrasına düştüğümüzü, insanların buna mecbur kaldığı için gençleri sömürdüğünü gördük. Sonrasında da bizde bu şartlarda değişiklik yapabilir miyiz diyerek kolları sıvadık.

Murat Aydın: Gençliğin şu anki durumuna nasıl bakıyorsunuz. Eğitim alanında ciddi tartışmalar var. Gelecek Partisi gençliği olarak neler düşünüyorsunuz?

Av. Semih Kolsuz: Bizim eğitim sistemimiz aslında eğitilmeme alanında kurulmuş. Biz gençlerimizi eğitelim bilinçlendirelim, topluma faydalı olsundan ziyade, biz gençliğimizi türpüleyelim, bize herhangi bir sorun çıkarmayacak yapı oluşturalım, zaten potansiyelleri gençliklerinden dolayı var. Normal iş gücü olarak kullanalım. Böyle bir eğitim sistemimiz var.

Neden böyle düşünüyorsunuz? Diye soracak olursanız. Mesela bugün İstanbul’daki üniversite sayısını tam olarak bilemiyorum. Ben öğrenciyken biliyordum. Her yıl onlarca üniversite açılıyor. Bu sadece İstanbul ile sınırlı değil, Türkiye’nin her yerinde. Biz eğitimden kastımızı dört duvar arasına hocayı sokup, orda eğitim veriyor sanıyoruz.

Bizim eğitim sistemimiz şu olmalı; Bizim gençlerimize ahlakı, ilkeleri, tarihimizi öğretmemiz lazım. Bugün sokakta çevirip gençlere basit sorular bile sorsanız, matematik, genel kültür, fen bilimleri alanında sorular sorun, bir zayıflık hissediyorsunuz. Bu zayıflık gençlerden kaynaklanmıyor.

Benim İlkokul arkadaşlarımdan bir tanesi aynı sırada oturduğum çocuk, Amerika’da Bilim Adamı. Bu topraklardan çıktı. Demek ki bizim kimyamızda, yapımızda bir seviye düşüklüğü yok. Ama sistemimiz bizi sivriltmiyor köreltiyor.

EĞİTİMDE BİR PLANLAMA YOK, İŞE YARAMIYOR?

Murat Aydın: Çok sayıda Üniversite açıldığı ortada, Peki bu üniversiteler açılırken, bunların bölüm kontenjanları verilirken, Türkiye’de bir alt yapı çalışması yapılıp buna göre belirlenemez mi? Örneğin, bugün işveren eleman arıyor, gençler iş arıyor. Ama İşveren mesleki eğitim almış eleman bulamıyor, gençler de eğitim aldıkları mesleğe göre iş bulamıyor.

Örneğin, bu gün tüm üniversitelere eğitim fakültesi, hukuk fakültesi, Kamu yönetimi v.s… Ama baktığımızda, bugün eğitim fakültesi mezunu milyonlar öğretmenlik için başvurular yapıyor, sınava giriyor, işsiz. Atama bekleyenler de milyona yakın.

Oysa, Sanayi Odaları, Ticaret Odaları, ilgili bakanlık kurumları bir araya gelip, hangi meslekte ne kadar teknik elemana ihtiyaç var. Bunun üzerine Meslek Liseleri, Meslek Yüksekokulları, fakülteler açılsa, eğitim buna göre verilse, Türkiye’de işsizlik ve üretim üzerine daha iyi sonuçlar alınmaz mı? Bunlara göre üniversiteler açılsın.

Bir genç okurken, benim mesleğim şu, ben şunu yapacağım, nasıl yaparım diye düşünsün. Sadece diploma alacağım diye düşünmesin.

Siz gelecek Partisi Gençlik Kolları Başkanı olarak bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Av. Semih Kolsuz: Çok doğru bir analiz. Ben Hukuk Fakültesi Mezunuyum. Kendi mesleğimden örnek vereyim. Şu an İstanbul’daki aktif avukat sayısı 50 bine dayandı. Ve mezun olmayı bekleyen 150 bin civarında öğrenci var. Korkunç rakamlar bunlar. Bu kadar avukata ülkenin ihtiyacı var mı? İstanbul bazında bakalım, şehrin ihtiyacı var mı? Ama İstanbul içinde hukuk mezunu veren kaç üniversite var. Bunun planlaması neye göre yapılıyor.

Bütün bunlardan dolayı biz maalesef potansiyelini yaşamayan bir ülkeyiz. Çok dada farklı bir potansiyelimiz var, çok daha farklı yerlerde olabilirdik. Gerek gençlik gücümüzle, gerek olduğumuz nokta ile… Ama ne yazık ki potansiyelimizi iyi kullanamıyoruz.

Murat Aydın: Gelecek Partisi olarak gençlik ile ilgili ne gibi planlarınız var?

Av. Semih Kolsuz: Gelecek Partisi olarak biz gençlere kendilerinin ortamını hazırlama imkanı vermek istiyoruz. Yani gençlerin içerisinde söz sahibi olabileceği, özgürce düşüncelerini dile getirebileceği ve bu düşüncelerinden dolayı da kimse tarafından yadırganmayacağı ve yargılanmayacağı bir Türkiye. Bu nedir derseniz, gençlik kurucu değerler başta olmak üzere ülkenin belli başlı değerlerine dokunmadığı sürece özgürce konuşabilmeli. Konuştukça insanlar kendilerini geliştirebilir. Belli bir münakaşa ortamı oldukça, karşısındakiyle fikir alışverişinde bulundukça kendini geliştirebilir. Gençlerin şu anda rahat bir Türkiye istiyor. Bu şu an sadece gençlerle sınırlı da değil. Ülkemizdeki herkes rahat özgür bir Türkiye istiyor.

GELECEK PARTİSİ GENÇLERİN PARTİSİDİR

Murat Aydın: Gelecek Partisi bunu nasıl yapacak?

Av. Semih Kolsuz: Gelecek partisi bunu şöyle yapacak. Buraya geldiniz il binasından içeriye girdikten sonra, herhangi bir vatandaş, parti üyesi olması gerekmiyor, tüm kapılarımız açıktır. Partimizin en üst kademesinden en alt kademesine kadar bir selam verip görüşebilme imkânı vardır. Ve tüm fikirleriniz burada dinlenir. Buraya gelen gençlerimiz de bunu gördükçe burada daha çok var olmak istiyor.

Mesela bizden her hafta, “Gençler kendi aralarında yaptıkları toplantıda neler konuştular” diye brifing isteniyor. Genel Başkanımız ilk günden beri şu cümleleri kurmuştur. Gelecek Partisi Gençlerin partisidir. Burada gençlerin fikirlerine verilen kıymet onlara verilen değerdir. Gençler burada el üstünde tutulan pozitif ayırımcılık yapılan grup diyebiliriz. Grup olarak ayırmayı pek sevmem ama maalesef gençleri böyle bir guruba ayırıyoruz.

İLKELİ GENÇLİK İSTİYORUZ

Murat Aydın: Nasıl bir gençlik görmek istiyorsunuz?

Av. Semih Kolsuz: Bizim oluşturmak istediğimiz gençlik ilkeli gençlik. Bu ilkeden kastımız nedir? Ahlakı değerleri olan, Vatanına Milletine sevdalı olan, İnancıyla yaşayışıyla örnek olan, ülkesine, ailesine, kendisini nasıl faydalı olabileceğini düşünen ve hep bir adım ilerisin hedefleyen gençler olmasını istiyoruz ülkemizde.

Gençler bir ülkenin altyapısı gibidir. Bir futbol takımının altyapısını örnek gösterirsek. Nasıl kib ir takım alt yapısından futbolcu yetiştirirse, daha çok kazanır, daha çok para kazanır ve ilerler. Gençler de öyle. Biz nasıl daha nitelikli gençler yetiştirebilirsek, ülkemizde daha hızlı daha emin adımlarla ileriye gidecektir. Bizim görmek istediğimiz gençler vatan millet sevdalısı ilkeli, dürüst, her zaman ülkesini ileriye taşımayı hedef edinmiş gençlerdir.

İŞE GİRİŞLERDE MÜLAKAT BELASINI KALDIRACAĞIZ

Murat Aydın: Gençlerle bu hedefe ulaşmak için parti olarak nasıl bir çalışmanız var?

Av. Semih Kolsuz: Bizim parti programımızda şunu ekledik. Gençlere yönelik ilk parti programımız mülakatı kaldırmak. Bunu parti programına koyduk. Bu ülkeden bu mülakat belasının kalkması lazım. Buna mülakat değil liyakat diyoruz. Bunu söylediğimizde şunu diyorlar. Mülakat olmadan nasıl yapacaksınız. Çok fazla nüfusumuz var. Eleme olmadan nasıl alacaksınız.

Biz kimsenin dayısı var mı, amcası var mı diye bakmadan yalnızca yeterli mi diye bakarak gençleri alacağız.

GENÇELERİMİZİN UFKUNU AÇMALIYIZ

Murat Aydın: İktidar olmanız durumunda gençler için ne yapacaksınız?

Av. Semih Kolsuz: Bizim gençlerimize verebileceğimiz en büyük hazine onların ufkunu açmak olacaktır. Yani gençlerimiz sadece şu sınırlarımızın içinde bir dünyadan var olmamalılar. Günümüzde o kadar fazla imkânımız var ki, elimizdeki telefonla yönetemeyeceğimiz şey yok. Teknoloji o kadar gelişti. Ama biz ne yapıyoruz gençleri bunları geliştirmeye yönetmekten ziyade köreltmeye yöneltiyoruz. Gençlerin önünü tıkıyoruz. Çok sayıda arkadaşlarım var, ne güzel projeleri kabul edilmedi. Bu topraklarda potansiyel büyük. Türkiye’den onay alamayıp, Amerika’dan NATO’dan onay alan arkadaşlarım var.

Kulaktan duyma olsa inanmayız. Ama bu neden? Neden olduğu ortada, TÜBİTAK’ın başına yapılan atama vs. Onları konuşmaya günlerimiz yetmez. Sorunlar o kadar çok ki, Bizim yapmamız gereken, Ülkeyi daha ileriye taşımak istiyorsak, tüm vatandaşlarımızın ufkunu açmak, özellikle gençlerin… Gençlerin şu sınırların ötesinde farklı bir dünya olduğundan haberdar olmalılar. Sudan çıkmış balık gibi olmamalı bizim gençlerimiz. Karşısında yurt dışından biri geldiğinde muhabbet edebilmeli, dünya dillerine hakim olabilmeli, sadece dünya dili değil yazılım dili hakim olabilmeli, sanayi yönünde, spor yönünde hakimiyeti olmalı…

GELECEK PARTİSİ 3-5 YIL HEDEFLENEREK KURULMADI

Bizim muhalefet anlayışımız, şu yanlış deyip kenara çekilmek değil, bir yanlış görüyorsak o yanlışın neden yanlış olduğunu ortaya koymak ve onun doğrusun kendimizce sunabilmektir. Doğru bir şey varsa onu da desteklemektir.

Çünkü bizim anlayışımız ülkeyi ileriye taşımak. Partinin kuruluşunda Genel Başkanımızın bir mesajı var; “Gelecek partisi, 3 yıl 5 yıl veya bir-iki seçim için kurulmadı. Yüzyıllarca devam edecek bir siyasi hareket olarak düşünüldü Gelecek Partisi” demişti.

TÜRKİYE’NİN EN ÖNEMLİ SORUNU ADALET

Murat Aydın: Türkiye’nin en önemli sorunu olarak neyi görüyorsunuz?

Av. Semih Kolsuz: Türkiye’nin en önemli sorunu olarak Adalet diyorum. Gençlik bazında baktığımızda da yine Adalet. Neden derseniz, diğer sorunlar yan dallar. Sorun dediğimizde bunun önüne geçemeyiz, eğitim deriz, ekonomi deriz, fırsat eşitsizliği deriz, kadın-erkek haklarındaki ayrıcalıklar deriz, sorunları alt alta çok sıralarız.

BOŞ KOLTUK BİZİM BAKANIMIZDAN DAHA İYİ

Ama en tepede o adalet dediğimiz kavram. Aslında adalet mekanizmamız sağlam olsa ister istemez o bir çınar gibi kök salacak bütün sorun olan yerlere can suyunu iletebilecek. Yani bugün adalet sisteminin düzgün olduğu bir ülkede ekonomi çarkları da düzgün olur, eğitimde fırsat eşitsizliği de kalkar, kadın cinayetlerinin önüne geçersin, mülakatlarda elenen onlarca binlerce milyonlarca elenen gencin olmaz. Adalet sistemi düzgün olursa ‘dışarda dış minnaklar benimle oynuyor’ diye kimseye hikâye anlatamazsın. Yani en önemli sorun olarak gördüğüm adalet sistemi. Hem adalet sisteminin içinde olmam, hem yaptığım araştırma ve okuduğum makaleler hepsi adalet sistemini işaret ediyor.

Sahada sorduğumuzda, en fazla aldığımız cevap ekonomi, ama ekonominin düzelmesi de adaletten geçiyor.

Yatırımcı, işveren, işçi, adalet sistemi düzgün olmayınca insanlar üretimden ticaretten kaçıyor. Çünkü yarın başına ne geleceğini bilmiyor.

Geldiğimiz noktada boş koltuk bizim bakanımızdan daha iyi iş yapıyor.

Murat Aydın: Gençlerin Gelecek Partisi’ne bakışı nasıl, yapılanmanız nasıl ilerliyor?

Av. Semih Kolsuz: 1 Kasım’da Genel Merkez Kongremizi de yaparak seçime hazır hale geldik. Hem Türkiye’de hem de İstanbul’da teşkilatlanmamızı büyük ölçüde tamamladık. 39 ilçenin 36’sında ilçe başkanlarını belirledik. Gençlik Kolları olarak da 21 ilçede teşkilatlandık. Teşkilatlarımızı hızla kurmaya devam ediyoruz. Gençlerin partiye bakış açısı nasıl. Gençler her kesimde olduğu gibi arayış içerisinde. Biz gençlere alternatifi şu şekilde sunduk. “Gençler gelin siz neyseniz, burası odur.” diyebildiğimiz için herkes buraya gelip istediği fikrini dile getirebiliyor. Bu noktada gerçekten çok fazla bir teveccüh var.

Murat Aydın: Gelecek Partisi’ne talep nasıl. İstanbul’da kaç üyeniz var? (13 Kasım 2020)

Av. Semih Kolsuz: Genel Başkanımızın bir hedefi vardı. 34 günde 34 bin üye hedefi koymuştu. Biz 34 günde 35 bin 737 üye yaptık. Bu hedefi gerçekleştirdik. Yılsonuna kadar 50 bin üyeyi aşacağız.

Herkes arayış peşinde… Kapıdan çıksa bacadan giriyor.

Ahmet Davutoğlu, gençlerde çok donanımlı ve bilgili insan imajını uyandırıyor. Önümüzde lider olarak böyle bir lider olursa biz yürürüz diyor gençleri. Kendilerini bir figür olarak görüyor. Özellikle, siyasi geçmişi ve akademik kariyerinden dolayı gençler Ahmet Davutoğlu’nun arkasından yürümekten gurur duyduğunu söylüyor. Ellerinden geleni yapıyorlar. Bende bunların içindeyim.