İYİ Parti Genel Sekreteri Cihan Paçacı, "Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na bu hadise yapılıyor, herkes çok dikkatli olmak durumundadır.  Ayrıştırıcı ifadelerden kaçınmak gerekir" dedi.

İYİ Parti Genel Sekreteri Cihan Paçacı, Başkanlık Divanı Toplantısı'nın açıklama yaptı. Parti genel merkezindeki açıklamasında Cihan Paçacı, Kılıçdaroğlu'na şehit cenazesinde yapılan saldırıyla ilgili, "Şehidin ruhunu ve onun ailesini incitmek kimsenin haddi ve hakkı olmamalıdır. Şehit cenazeleri asla siyasi hesaplaşma yeri yapılmamalıdır. Benim de olay yerinde gördüğüm hadisede can kaybı yaşanmamış olması bir mucizedir. Allah’ın bir lütfu ve tek teselli kaynağımızdır. Bu olay 'oldu bir kere' deyip, geçiştirilecek bir olay değildir. Önü ve arkası iyice araştırılmalıdır. Zihinlerde şüphe bırakacak karanlık bir nokta kalmamalıdır. Olay toplum hayatı açısından endişe vericidir. Ve herkes aklını başına almalıdır" diye konuştu.

Paçacı, Çubuk'ta akıl ve sağduyunun sustuğunu, kin ve nefret söylemleriyle şirazeden çıkarılmış bir grubun yerini aldığını savundu. Paçacı, "Saldırı doğrudan milli bütünlük ve kardeşlerimizi hedef almasına rağmen konuşmacılar mazeret sözcüklerinin arkasına sığınarak, suçu ve suçluyu masumlaştırma çabasına girmişlerdir. Sayın Cumhurbaşkanının kınama mesajı yayınlamaması hayal kırıklığı yapmıştır" dedi.

'DERS ALMAMIŞIZ'

Paçacı, Kemal Kılıdçaroğlu'na yumruk atan kişinin adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasının anımsatılması üzerine de şöyle dedi:

"Tweet atanlar hapse giriyor, yumruk atan serbest bırakılıyor. O olayın yakınındaydım. Olay basit değildi. Tam anlamıyla linç girişimiydi. Allah, Türkiye’ye yeni 31 Mart vakası yaşatmaktan kurtardı bizleri. Gereken tedbirlerin yeterince alınmadığını gördüm. Sayın Akşener’in evinin önüne de 50 kişi gelmişti, genel başkanı protesto etmişti. O protestoda silah kullanılabilirdi. Ondan ders almamışız. Ve ikinci kez Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na bu hadise yapılıyor, herkes çok dikkatli olmak durumundadır. Bundan sonraki sürece dikkat etmek gerekir. Ayrıştırıcı ifadelerden kaçınmak gerekir. Aksi halde Türkiye’de sonu kötü biten bir takım senaryoların sahneye konulmasından kaçamayız."