Namık Kemal KILINÇ / SERİK(Antalya), () - ÖZEL Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği'nin (OHSAD) 2017 Kurultayı kapsamında bu yıl 8'incisi düzenlenen 'Sağlıkta Ortak Çözüm Toplantıları' Antalya'nın Serik İlçesi'nde devam ediyor.
Belek Turizm Bölgesi'ndeki Sueno Hotels Deluxe'de dün başlayan toplantının bugünkü oturumuna Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu da katıldı. Bakan Müezzinoğlu, Türkçede 'Dertler ve sıkıntılar paylaşıldıkça azalır, mutluluklar da paylaşıldıkça çoğalır' diye bir söz olduğunu hatırlatarak başladığı konuşmasında, paylaşımlarla çözümlerin de kademe kademe geleceğini söyledi.
Türkiye'nin son 15 yılda sağlık sektöründe bölgenin en önemli ülkelerinden biri haline geldiğini anlatan Müezzinoğlu şöyle dedi:
"Bilimsel gelişmelerle gelen yeni teşhis ve tedavi hizmetleri var. Bunların finansal organizasyonunda sorunlar doğabiliyor. Türkiye son 3- 4 yıldır olağanüstü sorunlar yaşayarak bu noktalara geldi. Özellikle 2016 yılında terör, Rusya ile uçak krizi, 15 Temmuz hain darbe girişimi. Ama 1998'li, 1999'lu yıllarda, 2016'daki krizlerin hiçbiri olmadan olağanüstü borçlanmalar yaşadığımız dönemler de oldu. Bunları arkada bırakalım. Bir daha yaşamayalım. Hiç sorunsuz bir süreci şekillendirebilmek için de birbirimizi anlamaya, paylaşmaya ihtiyacımız var." 
'TÜRKİYE, SAĞLIKTA BÖLGENİN İDDİALI ÜLKESİ OLABİLİR'
Özel sağlık sektörünün Türkiye'nin ana sac ayaklarından olduğunu vurgulayan Bakan Müezzinoğlu şöyle konuştu:
"Üniversite hastaneleri, kamu, devlet hastaneleri ve özel sektör bu sac ayağını oluşturuyor. Ülkenin bundan vazgeçebilmesi mümkün değil. Vazgeçme gibi bakış açısı da yok. Üçünün birlikte geliştiği süreci şekillendirebilirsek Türkiye, sağlıkta bölgenin iddialı ülkesi olabilir. Bu süreci beraber paylaşarak daha güçlü hale getirmek gibi bir görevimiz ve sorumluluğumuz var." 
'ÜNİVERSİTE HASTANELERİ AİLE HEKİMLİĞİ DEĞİL'
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, üniversite hastanelerinin aile hekimlerinin baktığı ya da ilçedeki hastaların tedavisinin yapıldığı mekanlar olmadığını söyledi. Bakan Müezzinoğlu, "Eğitimde de iddialı olmak zorundayız. Birilerinin akıl terini dökerek, bizim alın terimizi tükettiği dönemden çıkmamız gerekiyor. Üniversiteler akıl teri, Ar-Ge, araştırma merkezleri ile öne çıkmalıdır. Tükettiklerimizi üretebilen bir noktaya gelmeliyiz."
SUT SORUNU
Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) uygulamalarının kendi açısından espriye döndüğünü aktaran Bakan Müezzinoğlu, şunları kaydetti:
"Bunu bana getirdiklerinde 'valla dokunamayız' dedim. 'SUT ile ilgili anayasa maddesi var. 10 yıldan önce herhangi bir değişiklik yapılamaz' diye. 10 yılı da doldurduk, dolduracağız. İşte bu yıl bir defa mevcut yapısını, dengelerini yeniden şekillendiren, ondan sonra da her yıl TEFE, TÜFE enflasyon neyse bu standardı da 2018'den itibaren koyacak şekilde ortak heyetimizle çözmemiz gerekiyor. Yapıyı çökerttiğimiz zaman beraber çökeriz. Günü gelecek aza razı olacağız. Günü gelecek zarara razı olacağız. 2016'da birçok alanda birçok zarara razı olduk. Bu zararlardan en anlamlısı ve en değerlisi 249 şehidimiz. 249 şehidimiz olmasaydı o gece, bu salonda ben olmazdım. Siz de muhtemelen bu salon organizasyonunu yapacak noktada olmazdınız. Dolayısıyla ülke, ülkenin dinamikleri zaman zaman başımıza hiç beklemediğimiz olağanüstü hainlikleri getirebiliyor."
'PİNTİLİĞİ ANLAYAMIYORUM'
OHSAD Genel Başkanı Reşat Bahat da konuşmasında, SUT ücret problemlerinin artık çözülmesi gerektiğini söyledi. Acil servis ve fark alınamayan kalemlerin tamamına yakınında zarar ettiklerini kaydeden Başkan Bahat şunları söyledi:
"Bir vatandaşın kolu kopuyor. 10 saatlik ameliyat gecenin 3'ünde ya da pazar günü veriliyor. 3- 4 bin lira veriliyor. Kolu dikecek doktoru bulamıyorsunuz. Kimse artık gecenin 3'ünde telefonunu açmıyor. O kol çöpe atıldığında SGK protez parası veriyor, sakatlık durumu nedeniyle emeklilik parası veriyor. 8- 9 yıldır anlatıyoruz. Bu kolun dikilmesi için 30 bin 40 bin lira vermiyoruz. Kolu dikmek kalp nakli yapmaktan daha zor. Korkunç bir maliyete niye sebep oluyoruz? Muayeneyi anlıyorum da bunu anlayamıyorum. 8- 9 yıldır bunda yapılan pintiliği anlayamadım."
SUT'ta hakkaniyet olmadığını savunan Bahat, kendilerini sahipsiz hissettiklerini ve bu durumun düzeltilmesi gerektiğini kaydetti.
Sektör temsilcileri ile bazı illerin SGK müdürlerini bir araya getiren ve sektörün sorunlarının konuşulduğu toplantılar, 30 Nisan'da sona erecek.

FOTOĞRAFLI