Baykal'ın, avukatı Muzaffer Yılmaz aracılığıyla yapılan suç duyurusunda, "Yazılı ve görsel basında yer alan müvekkil Sayın Deniz Baykal hakkında 'CHP Lideri Baykal'a ödenmiş rüşvetin kanıtlarının bulunduğu'na ilişkin haberlerin ihbar kabul edilerek müvekkil Sayın Deniz Baykal hakkında gerekli inceleme ve kovuşturmanın yapılması, aynı zamanda bu suçlamayı yapan ancak yargı mercilerine bildirmeyen ve gizliliği devam eden savcılık soruşturma dosyaları hakkında bir başka ülkeye yasa dışı bilgi aktaran ilgililer hakkında gerekli kovuşturmanın yapılarak cezalandırılması müvekkil hakkında gerekli araştırmanın yapılması ve brifinge katılarak Sayın Deniz Baykal hakkında ve diğer konularda beyanda bulunan ilgililer hakkında gereğinin yapılarak cezalandırılması talebidir." denildi.
    Baykal'a yönelik rüşvet iddialarına ilişkin emniyetin elindeki tüm bilgi ve belgelerin savcılığa verilmesi için 3 günlük süre verildiği, ancak bu süre içerisinde emniyet yetkililerinin savcılığa hiçbir bilgi, belge vermedikleri gibi ABD yetkilileri ile böyle bir toplantı yapmadıklarını belirttiklerinin aktarıldığı dilekçede, emniyet yetkililerinin bu beyanlarının inandırıcı olmaktan uzak olduğu ileri sürüldü.

    KAMU DAVASI AÇILSIN
    Toplantı yapılmadan ABD elçilik yetkililerinin hayali olarak yapılmayan bir toplantı hakkında tarih ve içerik belirterek bilgi akışı sağlamasının inandırıcılıktan uzak olduğunun savunulduğu dilekçede, "Ayrıca, 2009 tarihinde İstihbarat Daire Başkanlığı'nda görevli bir emniyet yetkilisinin de yine ABD yetkililerine bilgi verdiği, emniyet yetkilisinin ismi ile birlikte basın-yayın organlarında yer almaktadır. Bu durumda, emniyet yetkililerimizin ABD Elçiliği'nde zaman zaman bu şekilde brifing verdikleri anlaşılmaktadır. Bu durumda, 21 Kasım 2008 tarihinde emniyet yetkililerinin müvekkil Deniz Baykal ve diğer konular hakkında ABD yetkililerine brifing verdikleri açıktır." ifadeleri kullanıldı
.
Baykal hakkında yapılan rüşvet iddiasının ciddi görülerek gerekli inceleme ve araştırmanın yapılmasının talep edildiği dilekçeye, şöyle devam edildi: "Toplantıya katılan emniyet yetkililerinin kim olduğu; toplantıda Sayın Deniz Baykal hakkında rüşvet iddiasında kimin bulunduğu; mobese kayıtları ve emniyetin görevlendirme yazıları da ilgili yerlerden istenilerek ve incelenerek ve toplantıya katılanların ifadeleri alınarak müvekkil hakkındaki rüşvet iddiasının araştırılması gerekmektedir. Aynı zamanda, rüşvet gibi takibi şikayete bağlı olmayan re'sen soruşturulması gereken bir konuda bu belgelerin var olduğunu iddia edip gizleyen, yargı makamına iletmeyen ve gizlilik kararı bulunan diğer savcılık soruşturma dosyalarına ilişkin bilgi veren kamu görevlilerinin cezalandırılması için savcılığınızca gerekli incelemenin yapılarak ilgililer hakkında kamu davası açılması gerekmektedir."

    Avukat Muzaffer Yılmaz'ın, savcılığa verdiği dilekçede, "Yukarıda açıklanan ve re'sen saptanacak nedenlerle; basın yayın organlarında çıkan haberlerin ihbar kabul edilerek müvekkil Sayın Deniz Baykal hakkında gerekli inceleme ve kovuşturmanın yapılması, aynı zamanda bu suçlamayı yapan ancak yargı mercilerine bildirmeyen ve gizliliği devam eden savcılık soruşturma dosyaları hakkında bir başka ülkeye yasa dışı bilgi aktaran ilgililer hakkında gerekli kovuşturmanın yapılarak cezalandırılması için gereğini saygılarımla arz ve talep ederim." denildi.