Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım 2005-06 sezonunda oynanan Denizlispor-Fenerbahçe maçını yeniden gündeme getirip şike imalarında bulunması kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Yıldırım katıldığı bir toplantıda, Galatasaraylı olduğu bilinen gazeteci Hasan Cemal'e, "O sezon Denizli'de oynadığımız son maç şikeydi. İsteyene bununu kanıtlarım" ifadeleri Galatasaray ve Denizli cephesinden de büyük tepki gördü. Gazeteniz BUGÜN'e konuşan Yıldırım, "Şike illa para alıp vermek midir?" diyerek olaya başka bir boyut getirdi.

Yanlışlıklar var

Yıldırım konuşmasını şöyle sürdürdü: "Ben şike yapıldı diye bir şey söylemedim. Söylediysem yanlışlıkla olmuştur. Herkes kafasına göre yazıyor. Ben Hasan Cemal ve bir kaç kişiyle konuştum. O maçta 'yanlışlıklar vardı' dedim. Bu iddiayı bugün için söylemiyorum, yıllardır bunu anlatıyorum. Halen Denizli maçında yanlışlıklar var diyorum. Bu sadece oyuncularla, hakemlerle ilgili değil. Maç 15 dakika uzamış, sürekli durmuş. O maç yapılmalı mıydı? Avrupa'da olsaydı bu maç ne olurdu. Bunu UEFA kriterleriyle incelemek lazım."

O MAÇTA NE OLMUŞTU?

2005-06 sezonunda Galatasaray ile Fenerbahçe son maçlara 80'er puanla girmişlerdi. Fenerbahçe'nin +56, Cim Bom'un ise +45 averajı bulunuyordu. Aslan evinde Kayserispor'u 3-0 yenerek Fener'in Denizli'de takılmasını bekliyordu. Denizli'deki maçın ikinci yarısı başlarken sahaya konfetiler atılmış ve bunların temizlenmesi 16 dakika sürmüştü. Karşılaşmanın 83. dakikasında Mustafa Keçeli Horozlar'ı 1-0 öne geçirmiş, Tuncay 88'de durumu 1-1'e getirmişti.

Ancak bu maç Galatasaray maçı bitiminden sonra 16 dakika daha oynanmış ve skor değişmemişti. Denizlispor ise Samsunspor ile kümede kalma mücadelesi veriyordu. 36'şar puanları vardı. Samsun Gaziantep'te 1-0 kaybedince averaj üstünlüğü olan Denizli bu maçı kaybetse bile kümede kalacaktı. Ancak Yeşil-Siyahlılar 16 dakika Fener'e direnmiş, puan farkı ile kümede kalırken Galatasaray'ı da şampiyon yapmıştı.

O MAÇIN KAHRAMANLARI ANLATIYOR

Nurullah Sağlam (Denizlispor'un o zamanki hocası)

ONURUMUZLA OYNADIK


O maçta oynayan Mustafa Keçeli, Yusuf Şimşek hepsi ahlaklı futbolculardır. Şike nasıl olabilir ki, takım küme düşecekti.  Biz sadece sahaya onurumuz ve şerefimiz için çıktık. Bana ve futbolculara yönetimden herhangi bir baskı gelmedi. Bana kimse böyle bir şey söyleme cesaretinde bulunamaz. Sahaya çıkan ilk futbolcudan son futbolcuya kadar hepsine kefilim. Böyle bir iddiayı ortaya atan şahıs da elinde ne varsa ortaya çıkarsın.

Yusuf Şimşek (Denizlispor'un o zamanki kaptanı)

MÜCADELEMİZİ SAHADA VERDİK


Ben o bahsedilen maçta kaptandım. Kesinlikle böyle bir şey olmadı. Futbolcularla ilgili hiçbir şey yok. Takım olarak düşmeme mücadelesi veriyorduk. Sahada kendi mücadelemizi verdik. Asla, asla böyle şey olmaz. Benim olduğum yerde de kesinlikle teşvik primi ve şike olmaz.

Mustafa Keçeli (Denizlispor'un golünü atan futbolcu)  

PRİMLERİMİZİ BİLE ALAMADIK


O dönemde biz futbolcular olarak teşvik primi almadık. Onun dışında alan olmuşsa da onu da ben bilmiyorum. Son 4 maçta 10 puan aldık. Aldığımız toplam para o dönemde 10-20 milyardı. Kulüpten alacağımız normal primimizi bile alamadık. Bizim elimize geçen bir para olmadı. Fenerbahçe karşılaşmasından sonra 4 maçın primini aldık. O da 10 milyarı geçmedi.

Mustafa Çulcu ( O dönemin MHK Başkanı)

BENİM KAFAM RAHAT


Kişilerin bir iddiası varsa ortaya dökerler, hukuki süreci başlatırlar. Suçlu kimse bedelini öder. O maçın niye bu kadar uzadığını, karşılaşmanın hakemi Selçuk Dereli'ye sorun. Yönetmelik şudur: Hakemi atarsınız, hakem maçı yönetir. Şartlar ne gösteriyorsa o kadar uzatmıştır. Onu biz bilemeyiz. Bu konularla konuşmak istemiyorum. Kafam oldukça rahat durumda.

Selçuk Dereli (Omaçı yöneten hakem)

KARŞILAŞMAYI 90 DAKİKA OYNATTIM


Ben o maçı kesinlikle uzatmadım. Sadece oynanmayan süreyi karşılaşmanın sonuna ekledim. Burada yanlış bir anlaşılma var.Maç 90 dakika oynandı. 15 dakika uzaması diye bir şey asla söz konusu olamaz. Bunu herkesin iyi bilmesi lazım. Polemik yapmaya hiç gerek yok.