Ramazan ÇELİK/HATAY, (DHA) - BAŞBAKAN Yardımcısı Bülent Arınç, Türkiye'de toplumsal barışı sağlamak için halk arasındaki ayrımcılığı kaldıracaklarını söyledi. Hatay'da sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle kahvaltıda bir araya gelen Arınç, Çok partili döneme geçilen 1950'li yıllardan itibaren Türkiye siyasetinin hemen hemen yarısının darbeler, muhtıralar ve müdahaleler dönemi olduğunu söyledi. Bunun ilkinin de 1960 darbesi olduğunu kaydeden Arınç, bunun sonucunda 3 siyasetçinin idam edildiğini hatırlattı. Bülent Arınç şöyle konuştu: "Biz, 'Cesur olacağız, bizden öncekilerden farkımız bu olacak, bırakıp gitmeyeceğiz, kaçmayacağız ve korkmayacağız' dedik. Ben gerçekten siyasette çok acı günler yaşadım. Kaşlar çatılırdı, Türkiye tepetaklak olurdu. Şu kadarcık bir kitapçığın fırlatılması bile Türkiye'ye 40 katrilyona mal olmuştu. Hükümetler giderdi. Seni istemiyorum, İç Hizmet Kanunun 35'inci maddesi var, sonra koruma dönemine geçeriz denildiğinde hükümetler istifa ediyordu. Bütün bunlardan dersler aldık, çünkü demokrasi böyle olmazdı. Sivil asker ilişkileri her ülkede batı standardında olmalıdır. Hiçbir zaman iç politikaya müdahale edilmeyecek. Silahlı kuvvetlerin görevi yurt savunmasıdır, hükümetin görevi icradır. Hiçbir zaman TSK bu asli görevini bırakarak eğitime müdahale etmemelidir, köprü baraj yapımına, Cumhurbaşkanlığı seçimine müdahale etmemelidir, seçimlerde hangi partinin kazanması gerektiğini söylememelidir." TOPLUMSAL BARIŞI SAĞLAYACAĞIZ Türk Silahlı Kuvvetleri'ni ülkenin koruyucusu, savunucusu olan önemli bir organ olarak gördüklerini belirten Arınç, şöyle devam etti: "Bu yüzden bana kimse 'Emaneti bırak' demeyecektir. Bunu söyleyenlere karşı sonuna kadar 'Emaneti koruyacağım ey milletim. Cesur olacağım, cesur olanda izzet olur, izzetli olanda hizmet olur. İlkeli kararlı ve cesur olacağım' dedik. Değerlerimizi koruyacağız. Bu ülkede toplumsal barışı sağlayacağız. Barışı sağlamak için de halkımız arasındaki ayrımcılıkları kaldıracağız. Yapay numaraları ortadan kaldıracağız. Bizi birbirimizle kucaklaşmaktan men eden yüz yıllık kavgaları sona erdireceğim. Ey milletim bunu yaparsak kol kola, gönül gönüle geçmişte olduğu gibi Türkiye uçacak. Kalkınacak güçlü bir devlet olacak." 'FARKLI YAŞAM TARZLARI ZENGİNLİĞİMİZDİR' Türkiye'de geçmişte milletin dirlik ve düzenine engel olacak birtakım dinamitler yerleştirildiğini ve bunlardan birinin de Alevi- Sünni karşıtlığı olduğunu vurgulayan Bülent Arınç, şunları söyledi: "Oysa Alevi'si de Sünni'si de kendi inanışları içinde çok saygın insanlardır. Birbirleriyle her zaman dostça yaşamışlardır. Su içtikleri kaynak birdir, farklı erkan ve niyazları olabilir. Farklı yaşam tarzları olabilir, bunlar bizim zenginliğimizdir, kavga sebebi değildir. Ancak ülkeyi bölmek parçalamak isteyenler, güçsüz bırakmak isteyenler, zaman zaman illerimizde bu kavgaların fitilini ateşlemiş, maalesef çok canlarımızı kaybetmişizdir. Dolayısıyla Alevi- Sünni ayrım ve kavgasını ortadan kaldırmamız lazım. İnançlarına uygun taleplerini yerine getirmemiz lazım. Bu hem anayasamızdan kaynaklıdır, hem de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nden veya uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan taleplerdir. Bunları yerine getireceğimize söz verdik."