Türkiye’de bir ilk yaşandı.

Türk Silahlı Kuvvetleri içersinde yetişerek Genel Kurmay Başkanlığı görevine kadar yükselen  Org. İlker Başbuğ  İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet  Savcısı  Cihan Kansız tarafından ifadesi alındıktan sonra  tutuklanması istemiyle  mahkemeye sevk edildi. Ve beklenen oldu, Başbuğ Tutuklandı.
 
Başbuğ’a yöneltilen suçlama çok ağır ve Türk Silahlı Kuvvetlerini yaralayacak nitelikte.

Savcıya göre, Başbuğ silahlı terör örgütü lideri.

Başbuğ’un liderliğini yaptığı silahlı terör örgütü ise Türk Silahlı Kuvvetleri…

Şimdi bu suçlamadan ne çıkıyor?

Başbuğ, terörist başı, TSK terörist…

Bu sorgulama bir ihbar uzerine Kurmay Albay Dursun Çiçek'in ıslak imzasının bulunduğu bir belge ile başladı.

TSK emir komuta zinciri içerisinde yönetilmektedir.

TSK içinden birileri için terörist lider diyebilirsiniz. O Kişi ordu içinde kendine göre bir teşkilat kurmuştur, O lider, onun emirleriyle hareket edenler teröristtir.

Örneğin; Ergenekon terör örgütü Lideri olarak Veli Küçük'ün adlandırılmasında Tüm Silahlı kuvvetler bu örgütün içinde algısı doğmamıştır.

Ama bu suçlamayı orduyu yöneten adama yaparsanız, orduyu top yekün terörist ilan etmiş olursunuz.

Bakıyorum dünden bu yana kararla ilgili erken konuşanlara… 

Herkes kendi yanından konuşmuş. 

Star Gazetesi yazarı Mehmet Altan, Yunanistan'da bu olayın 1970'li yıllarda yaşandığını ve generallerin hepsinin cezaevine gönderildiğini Türkiye'nin ise olayı hep ertelediğini söyledi.

Evet  belki de bunun için Yunanistan ordusu hiç  ‘Dünyanın en güçlü ordularından’ denilmedi.

Star Gazetesi Yazarı Ergun Babahan
ise, her zaman sahibine göre yorum yapan yazarlardan biri olarak  İlker Başbuğ'un tutuklanmasını olumlu bir gelişme olarak değerlendirdi.

Öncelikle şunu belirtmek istiyorum. İlker Başbuğ babamın oğlu değil. Bir suçu varsa cezasını çeksin. Burada konu İlker  Başbuğ değil. Konu Türk Silahlı Kuvvetleri.

Bugün İlker Başbuğ Silahlı Terör Örgütü Lideri olmakla suçlanıyorsa, Başbuğun yönettiği Silahlı örgütte Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ta kendisidir. Bunun başka izahı var mı?

Bugün Abdullah Öcalan’la İlker Başbuğ aynı sınıfa sokulmuş iki insan.

İlker Başbuğ ‘un Genel Kurmay Başkanlığı döneminde bu suçlamalar ortada ve tutuklamalar yapılmaktaydı.

Neden İlker Başbuğ o gün görevinden alınmadı.  Eğer gerçekte iddia edildiği gibi Türk Silahlı Kuvvetlerini terör örgütü  gibi yönetseydi bunu eyleme koyardı.

İddia edildiği gibi terör örgütü liderliği yapıyorsa o gün görevden alınmalıydı.

Silahlı terör örgütü liderliği suçlaması çok ağır.

Yıllardır silahlı terör örgütüyle mücadele veren Türk Silahlı Kuvvetleri’ni bir dönem yönetmiş Genel Kurmay Başkanı’na Silahlı Terör Örgütü Lideri denilerek suçlanması yerli ve yabancı  Türk Silahlı Kuvvetleri düşmanlarını sevindirmiştir.

Uludere olayını, biz her ne kadar yanlış istihbarat sonucu bir kaza olarak yorumlarsak da, böyle bir suçlamanın ardından bu mihraklar ‘İşte kendi yargıları bile Türk Silahlı Kuvvetlerine terör örgütü’ dedi diye anti propaganda yapacaklardır.

Bugün Org. İlker Başbuğ bu suçlamaya maruz kalmıştır, ancak arkasından Org. Yaşar Büyükanıt gelecektir. Bu suçlamayı isterseniz, her dönemde tüm Genel Kurmay Başkanlarıyla ilgili yapabilirsiniz.

Çünkü, Türk Silahlı Kuvvetleri görev ve yetkileri içersinde ‘Türkiye Cumhuriyetini  iç ve dış tehlikelere karşı korumak kollamak’ gibi bir görev tanımı vardır.

Silahlı Kuvvetleri Terör Örgütü gibi gösterme yerine Anayasa’nın ve Türk Silahlı Kuvvetleriyle ilgili yasal düzenlemelerin ivedilikle yapılması daha doğru olacaktır.

Bu işler böyle giderse, gelenler gidenlerle uğraşırsa bunun arkası gelmez.  Bir dönem sonra  olası iktidar değişiklikleri de, tutar bu dönemi sorgular…

Böyle bir gidişat Türkiye’yi ileriye değil hep geriye götürür. Biz içeride kendimizle uğraşıp güç kaybederken dış güçlere yem oluruz.

İşte  Uludere;  İstihbaratı nerede aldığımız ve 35 gencimizi kendi silahlı kuvvetlerimizce öldürdüğümüz vahamet  gibi…

Kimse istihbaratın nereden geldiğin net bir şekilde söyleyemiyor.

Ben söyleyeyim:

İstihbarat ABD’den geldi.


ABD’nin bunu bilinçli yapmadığını nereden bilelim? Tam PKK  kıstırılmışken, devam eden operasyonların önüne set çekmek için yapıldığını düşünüyorum.

Çünkü; ABD her ne kadar yanımızda görülse de, PKK bir ABD'nin kurdurduğu terör örgütüdür.

ABD’nin de bölgede PKK’ya her zaman ihtiyacı vardır. Bugün Türkiye’ye karşı  yarın İran’a, Irak’a karşı kullanacağı bir maşadır.

Onun için diyorum ki, Şu Org. Başbuğu’u yargılayın ama terör örgütü lideri demeyin.

Türk Silahlı Kuvvetlerini Terörist ilan etmeyin!