Öykü Altuntaş / İstanbul, 3 Şubat () - Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), bu hafta Londra’da bir araya gelecek olan bağışçılara, Suriyeli çocukların eğitimlerine devam edebilmelerini için gerekli kaynakları sağlama konusuna öncelik tanımaları çağrısında bulundu.

Ev sahipliğini Birleşik Krallık, Almanya, Kuveyt, Norveç ve Birleşmiş Milletler'in birlikte yapacakları ve yarın Londra’da gerçekleşecek Suriye Donörler Toplantısı'na, 30’dan fazla liderin katılması bekleniyor.

UNICEF’in açıklamasında, eğitim sorunu tartışılmadığı takdirde “Suriyeli çocuk ve gençlerden oluşan bir kuşağın geleceği tehlikeye düşmüş olacaktır” denildi.

Açıklamaya göre, “krizin beşinci yılı yaklaşırken, 5-17 yaş grubundan yaklaşık 4 milyon Suriyeli ve ev sahibi ülkelerde yaşayan çocuklar, eğitim için yardıma muhtaç”.

Üstelik, bu sayıya halen Suriye’de bulunup okula gidemeyen 2.1 milyon çocukla birlikte Türkiye, Lübnan, Ürdün, Irak ve Mısır’daki 700 bin Suriyeli çocuk da dâhil.

UNICEF’in açıklamasında, geçtiğimiz yıl, hükümet ve uluslararası ortakların çabaları sayesinde Suriye’de bir milyondan fazla çocuk ve gencin, örgün ya da yaygın eğitim fırsatlarından yararlanabildiği vurgusu yapıldı.

Ancak UNICEF'e göre, "ufukta siyasal bir çözüm görünmezken, eğitimden yoksun kalan çocuk sayısı da artmaya devam ediyor."

Konferansın amacının “krizden etkilenenlerin acil ve daha uzun vadeli ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik yeni kaynaklar bulunması” olduğunu yineleyen UNICEF, şu çağrıyı yaptı:

“Toplantı öncesinde, ‘Kayıp Kuşak Olmasın Girişimi’ni oluşturan yardım grupları ve BM kuruluşları, 1.4 milyar dolarlık kaynak sağlanması çağrısında bulundu. Bu kaynak, Suriye’de ve komşu ülkelerde bulunan yaklaşık 4 milyon çocuğun ve gencin örgün ve yaygın eğitim fırsatlarından yararlanabilmeleri için gerekiyor.”

UNICEF Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölge Direktörü Dr. Peter Salama da, “Krizin çocuklar açısından etkisi giderek artıyor; Suriye’nin gençlerden oluşan tüm bir kuşağı yitirmekte olduğuna ilişkin kaygıların nedeni de budur” diye değerlendirdi.

Açıklamada, “Yapılması gerekenler arasında okul terk riski olanların korunması, güvenli ve kapsayıcı öğrenim ortamlarının yaygınlaştırılması, daha fazla sayıda öğretmen alınıp eğitilmesi, eğitimde kalitenin artırılması ve gençler için teknik, mesleki vasıflar ve beceriler edinme fırsatları yaratılmasıdır” diye vurgulandı.

UNICEF yetkilileri, “Uluslararası İnsani Hukuk doğrultusunda okullara ve diğer öğrenim mekânlarına yönelik saldırıları durdurmaları için daha fazla basınç uygulamaları çağrısında bulunacaklarını” söyledi.

Açıklamada, “Suriye’de çocukların öldürülmeleri, kandırılmaları ve gözaltına alınmaları artık sıradan olaylar haline gelmiştir. Okullara yönelik gelişigüzel saldırılar da öyle. Ülkedeki her dört okuldan biri zarar gördüğü, tahrip edildiği ya da yerlerinden olan kişilerin barınma yerleri olarak veya askeri amaçlarla kullanıldığı için eğitim yapılamaz durumdadır” ifadelerine yer verildi.

Kayıp Kuşak Olmasın (KKO) Girişimi nedir?

Kayıp Kuşak Olmasın (KKO) Girişimi Suriye’de ve komşu ülkelerde öğrenim fırsatlarını yaygınlaştırmak, çocuklara ve gençlere koruyucu bir ortam sağlamak amacıyla 2013 yılında başlatıldı.

2015 yılı sonu itibarıyla, girişimin başarılarından bazıları şu şekilde:

• “Suriye’de 1.2 milyon çocuk ve genç daha iyileştirilmiş örgün ve yaygın öğrenim fırsatlarından yararlanmıştır; Suriye’deki Filistinli mültecilerden Suriye, Lübnan ve Ürdün’deki Birleşmiş Milletler tarafından kurulan, 305 okula kaydolan 51 bin çocuk buna dâhildir;

• Suriye’deki ve bölgedeki çocuklar ve gençler şimdi ayrıca Eğitim Bakanlığı/BM tarafından geliştirilen kendi kendine öğrenme materyallerinden yararlanabiliyor;

• Mısır, Irak, Ürdün, Lübnan ve Türkiye’de 650.788 çocuk (3-17 yaş) okul malzemeleri ya da nakit hibe biçiminde destek aldı;

• 600.000’den fazla çocuğa ve gence şiddetin yol açtığı psikolojik sıkıntılara yönelik bakım sağlandı;

• 575.000 çocuk ve genç telafi sınıflarından ya da alternatif öğrenim imkânlarından yararlandı;

• 10.000 genç mesleki eğitim kapsamına alındı.”

 

Kaynak: dha